DÜNYA TARİHİNDE İLK ŞEHİR PLANI SUMERLİLERE AİTTİR

<p>Günümüzden yaklaşık 3500 sene önce bir Sumerli eline bir parça kil alarak 18x21 cm. boyutlarında bir levha haline getirmiş ve üzerine Nippur şehrinin planını çizmiştir. Üstte bulunan tabletin resminde de görüleceği üzere, planda şehrin içinden ve dışından geçen nehirler, kanallar, surlar, surlarda bulunan kapılar, önemli mabetler ve şehir parkı çizilmiştir. Bu planı yapan haritacı yanlarına isimlerini de yazmayı unutmamıştır.
Bu planın Nippur şehrine ait olduğu tabletin tam ortasında yazılıdır. Ayrıca kazılardan çıkan diğer belgelerde aynı isim görülmektedir. Bir diğer kanıt ise kazılarda orta çıkan şehir bu plana uymaktadır. Bu tablet Almanya’nın Jena şehrinde bulunan Friedrich Schiller Üniversitesi’nin Hillprecht koleksiyonunda bulunmaktadır.
Merak edenler için Nippur’da yapılan kazılar hakkında biraz bilgi verelim. 1887 yılında Amerika’daki Philadelphia Üniversite Müzesi, o zamanlar Osmanlı toprakları olan Irak’ta kazı yapmak için hükümete başvurur. Amerikalılar kazı yapmak için on adet yer belirlemişlerdir. Müze Müdürü Osman Hamdi Bey bunların içinden Bağdat’ın 200 km. kadar güneyinde yer alan Niffer höyüğünü önerir. Bu yer çok isabetli olmuştur. Yapılan kazılarda 30.000’den fazla çiviyazılı tablet bulunmuştur. Bu tabletler o zamanki kanuna göre İstanbul Arkeoloji Müzesi (Müze-i Hümayun) ve Philadelphia Üniversite Müzesi arasında paylaşılmıştır.
Şimdi kent planımıza bir göz atalım:
Planın orta yerinde şehrin eski ismi olan EN.LİL.Kİ yazılıdır. Bunun da anlamı “Tanrı Enlil’in Yeri”dir. Şehrin güneybatısından Fırat nehri geçmektedir. Sumerce adı BURANUM’dur.
Kuzeybatısında NINBİRDU kanalı vardır.
Şehrin ortasından geçen IDŞAURU kanalı vardır. Anlamı “Şehrin Ortasındaki Kanal”dır. Hakikatten şehri ikiye ayırmaktadır. Bugünkü adı ise Şat-el-nil’dir.
Şehrin 7 adet kapısı vardır. Bunların adları sırasıyla 1) MUSAKKATIM Kadınlarının Toplandığı. “seksüel bakımdan kirli” bir ihtimal sokak kadınlarının toplandığı yerdir. 2) KAGAL MAH “yüce kapı”. 3)GULA kapısı. “büyük kapı”. 4) NANNA kapısı (Nanna: Sumer’in Ay Tanrısı). 5)URUK kapısı. Sumer şehirlerinden, 6) İGİBİURİŞE kapısı anlamı “Ur şehrine yönelik kapı”, 7) NERGAL kapısı. Yer altı dünyası tanrısı.
Şehirde 4 tane de mabet vardır. Bunlarda sırasıyla 1) Hava Tanrısı Enlil’in evi olan EKUR mabedi. Anlamı “dağ evi”. 2) Tanrıça Ninlil’in yer altı dünyası ile ilgili KIUR mabedi. 3) EŞMAH “yüce tapınak”. 4) ANNIGINNA anlamı bilinmiyor.
Şehrin ortasında bir de park vardır. KIRIŞAURU anlamı “şehrin ortasındaki park”.
Sumerlerden ders alınacak çok şey var. Sumerliler, insanları parka ihtiyacı olduğunu düşünüp orta yere park yapmışlar. Devletimizin başındakiler gibi düşünmemişler. Onlar da oraya dükkanlar, pazarlar, alış-veriş yerleri yapabilirlerdi. Esenlikle kalın.</p>
<p>Dip.Ark. Kadir YILDIRIMSAL
e-mail: kyildirimsal@istanbul.com</p> - world dunya harita politika
,

Günümüzden yaklaşık 3500 sene önce bir Sumerli eline bir parça kil alarak 18×21 cm. boyutlarında bir levha haline getirmiş ve üzerine Nippur şehrinin planını çizmiştir. Üstte bulunan tabletin resminde de görüleceği üzere, planda şehrin içinden ve dışından geçen nehirler, kanallar, surlar, surlarda bulunan kapılar, önemli mabetler ve şehir parkı çizilmiştir. Bu planı yapan haritacı yanlarına isimlerini de yazmayı unutmamıştır.
Bu planın Nippur şehrine ait olduğu tabletin tam ortasında yazılıdır. Ayrıca kazılardan çıkan diğer belgelerde aynı isim görülmektedir. Bir diğer kanıt ise kazılarda orta çıkan şehir bu plana uymaktadır. Bu tablet Almanya’nın Jena şehrinde bulunan Friedrich Schiller Üniversitesi’nin Hillprecht koleksiyonunda bulunmaktadır.
Merak edenler için Nippur’da yapılan kazılar hakkında biraz bilgi verelim. 1887 yılında Amerika’daki Philadelphia Üniversite Müzesi, o zamanlar Osmanlı toprakları olan Irak’ta kazı yapmak için hükümete başvurur. Amerikalılar kazı yapmak için on adet yer belirlemişlerdir. Müze Müdürü Osman Hamdi Bey bunların içinden Bağdat’ın 200 km. kadar güneyinde yer alan Niffer höyüğünü önerir. Bu yer çok isabetli olmuştur. Yapılan kazılarda 30.000’den fazla çiviyazılı tablet bulunmuştur. Bu tabletler o zamanki kanuna göre İstanbul Arkeoloji Müzesi (Müze-i Hümayun) ve Philadelphia Üniversite Müzesi arasında paylaşılmıştır.
Şimdi kent planımıza bir göz atalım:
Planın orta yerinde şehrin eski ismi olan EN.LİL.Kİ yazılıdır. Bunun da anlamı “Tanrı Enlil’in Yeri”dir. Şehrin güneybatısından Fırat nehri geçmektedir. Sumerce adı BURANUM’dur.
Kuzeybatısında NINBİRDU kanalı vardır.
Şehrin ortasından geçen IDŞAURU kanalı vardır. Anlamı “Şehrin Ortasındaki Kanal”dır. Hakikatten şehri ikiye ayırmaktadır. Bugünkü adı ise Şat-el-nil’dir.
Şehrin 7 adet kapısı vardır. Bunların adları sırasıyla 1) MUSAKKATIM Kadınlarının Toplandığı. “seksüel bakımdan kirli” bir ihtimal sokak kadınlarının toplandığı yerdir. 2) KAGAL MAH “yüce kapı”. 3)GULA kapısı. “büyük kapı”. 4) NANNA kapısı (Nanna: Sumer’in Ay Tanrısı). 5)URUK kapısı. Sumer şehirlerinden, 6) İGİBİURİŞE kapısı anlamı “Ur şehrine yönelik kapı”, 7) NERGAL kapısı. Yer altı dünyası tanrısı.
Şehirde 4 tane de mabet vardır. Bunlarda sırasıyla 1) Hava Tanrısı Enlil’in evi olan EKUR mabedi. Anlamı “dağ evi”. 2) Tanrıça Ninlil’in yer altı dünyası ile ilgili KIUR mabedi. 3) EŞMAH “yüce tapınak”. 4) ANNIGINNA anlamı bilinmiyor.
Şehrin ortasında bir de park vardır. KIRIŞAURU anlamı “şehrin ortasındaki park”.
Sumerlerden ders alınacak çok şey var. Sumerliler, insanları parka ihtiyacı olduğunu düşünüp orta yere park yapmışlar. Devletimizin başındakiler gibi düşünmemişler. Onlar da oraya dükkanlar, pazarlar, alış-veriş yerleri yapabilirlerdi. Esenlikle kalın.

Okumaya devam et  Susun Susun da Tarih Rahatça Ağlasın: HALET ÇAMBEL ÖLDÜ!

Dip.Ark. Kadir YILDIRIMSAL
e-mail: [email protected]

 


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir