NECDET BULUZ
İsrail uçaklarının Suriye hava sahasını ihlal ederek Şam kırsalının Camraya Bölgesinde bulunan Bilimsel Araştırmalar Merkezi’ni bombalaması üzerine ortaya çıkan tablo, Türkiye-İsrail işbirliğinin var olduğu gerçeklerinin de ortaya çıkmasına neden olmuştur. Çünkü İsrail ordusundan yapılan açıklamada saldırıdan önce hem ABD’ye, hem de Türkiye’ye haber verildiği belirtiliyor, Türkiye ile uyum ve işbirliği içinde hareket edildiğine vurgu yapılıyor.
Burada üzerinde durulması ve düşünülmesi gereken konu şudur:
Başbakan Erdoğan da, Dışişleri Bakanı Davutoğlu da yaptıkları her açıklamada İsrail’e ateş püskürüyor. Özellikle de Filistin sorunu konusunda İsrail’i tehdit eden sözler bile söyleniyor. Tabana hoş görünmek, tabanın desteğini yitirmemek için söylenen bu sözlerin, hiçbir öneminin olmadığı, İsrail ile olan ilişkilerin neredeyse müttefiklik düzeyinde sürdürülmesi bizce hem tehlikeli, hem de düşündürücüdür.
TÜRKİYE DE BİLGİLENDİRİLMİŞ
Zaten Türkiye, İsrail’in İran’dan ve Suriye’den gelebilecek tehlikelere karşı korunması amacı ile hem füze kalkanı, hem de patriotların topraklarımızda konuşlandırılması ile İsrail’e hizmet etmiş olmuyor mu? Kaldı ki, herhangi bir Müslüman ülkenin topraklarının İsrail tarafından bombalanması ya da işgal gibi hareketlerin de karşısında olduğunu söyleyen Türkiye’nin, Suriye’nin bombalanmasına sessiz kalması da Türkiye-İsrail işbirliğinde bir başka ayrını olarak önümüzde duruyor.
Şimdi ise İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Suriye’deki hedeflerin vurulmasında Türkiye’nin de bilgilendirildiğinin vurgulanması bu işbirliğini daha da açık biçimde ortaya koymuş oluyor.
İSRAİL: TÜRKİYE İLE İŞBİRLİĞİ İÇİNDEYİZ
Bir de madalyonun öteki yüzü var, buna da bakalım:
Suriye ordusu, ülkede denetimi ele geçirmek üzere ve Türkiye’nin de desteklediği Özgür Suriye Ordusu bir bozgun yemiş görünüyor. Suriye’den yapılan açıklamalarda da “El Kaide ve uzantısı güçlerin Suriye muhalif güçleri tarafından sürecin dışına bırakılmaya başlandığı bir süreçte İsrail uçakları Suriye’yi vuruyor” deniliyor. Çok kritik sayılacak bir dönemeçte İsrail uçaklarının Suriye’deki hedefleri bombalaması bir bakıma muhaliflerin moralini yükseltmeyi de hedefliyor. Bu gerçekleşebilir mi, önümüzdeki zaman diliminde göreceğiz.
İsrail’den yapılan şu açıklama zaten bu gerçeği ortaya koyuyor:
“ Saldırının amacı Suriye’yi zayıf düşürmektir. Suriye ordusu karşısında tutunamayan terör gruplarına moral ve motivasyon vermek içindir. Türkiye, böyle bir saldırıyı göze alamadı, İsrail’e havale etti. Bu saldırı Türkiye ve İsrail’in bölgede işbirliği içinde davrandığının da ispatıdır.”
Türkiye-İsrail işbirliğinin var olup olmadığını başka kanallardan araştırmaya gerek var mı? İsrail ordusundan yapılan bu resmi açıklamalar her şeyi bütün çıplaklığı ile ortaya koymuyor mu? Bu gerçekler karşısında bizimkiler acaba ne diyecekler gerçekten merak ediyoruz? Dışişleri Bakanı Davutoğlu “Suriye bir çakıl taşı bile atmıyor” diyerek bu saldırıya yorum getirmiş.
TÜRKİYE’NİN İMAJI LEKELENİYOR
İkinci konu ise, Türkiye, terörist gruplara destek veren bir ülke olarak görülüyor. Bu imaj da giderek yerine oturuyor. Suriye’deki durum karıştıkça, gerçekler ortaya çıktıkça Türkiye daha da köşeye sıkışıyor. İşte, Suriye, Çin, Rusya ve İran’ın ortak görüşü “ Bölgede İsrail, Türkiye ve Katar, terörist grupları destekleyerek Suriye üzerine gönderiyor” diyorlar. Bu görüşlerini de son günlerde iyice sıklaştırdılar. Türkiye’yi bugün bu ortama getirmeye hiç kimsenin hakkı yoktur ve olmamalıdır.
Baştan bu yana yazdığımız ve söylediğimiz “Türkiye, dış politikada yalpalıyor ve sürekli yanlış yapıyor” görüşümüzü yineleyelim. Zaten, Suriye politikaları ile hangi noktaya geldiğimiz görülüyor. Şimdi ise Türkiye-İsrail işbirliğinin ortaya çıkması ile de dış politikada iyice yalpalamaya başladığımızı görüyoruz. Burada da “Dış politikalarımızı biz mi, yoksa dış güçler, müttefiklerimiz mi yönlendiriyor?” sorusu aklımıza geliyor.
e.mail: [email protected]
Bir yanıt yazın