Kaçak akaryakıtın önünü açıyorlar…

  - necdet buluz

 

NECDET BULUZ

 

                                                    Türkiye’de çok garip şeyler oluyor. AKP Hükümeti, şimdi de kaçak akaryakıtı yasaksız hale getirmenin yollarını arıyor. Daha önce kaçak akaryakıt işi yapanlara uygulanan hapis cezası yeni uygulama ile ortadan kalkmış olacak. Türkiye ekonomisini milyarlarca lira kayıba uğratacak olan kaçak akaryakıt ile ilgili olarak hazırlanan kanun taslağı şimdiden tartışmaları da beraberinde getirdi.

                                                     Türkiye’nin bir kaçakçılık cenneti olduğunu, bu konuda AKP Hükümeti’nin gerekli önlemleri alamadığını biliyoruz. Bu konuda yazdığımız yazılarda da enine boyuna değindik. Özellikle, içki, sigara, akaryakıt gibi tüketim mallarına yapılan zamların ve vergilerin kaçakçılığı teşvik ettiğini, bundan da ekonomimizin büyük zarar gördüğünü vurguladık. Şimdi ise, akaryakıt kaçakçılığının önünü açacak olan yeni uygulamanın ekonomimize daha büyük zarar vereceğini şimdiden söylemeliyiz.

                                                     KAÇAKÇILIĞA YEŞİL IŞIK

                                                     Yeni düzenleme ne getiriyor, önce buna bakalım:

                                                      “Marker’siz veya eksik marker’li yakıt kaçak sayılır “ tanımı yeni düzenleme ile kanundan çıkarılacak. Eğer kaçak varsa, bunun ispat zorunluluğu da kamu kurumlarına verilecek. Eğer, kanun bu şekli ile çıkarsa, kaçak akaryakıt işi yapanlara artık hapis cezası verilemeyecek, sadece para cezası ile iş bağlanacak.

                                                         Burada, ister istemez burnumuza pis kokular da gelmeye başladı. Bu iş bu kadar hassas ve önemlidir. Kaçakçılıkla mücadele için caydırıcılık gerekiyor. Burada siz caydırıcılıktan uzaklaşıp, bu işi tatlı hale getirirseniz kimse kusura bakmasın, bu işte pis kokuların gelmediğini de söyleyemezsiniz. Çünkü akaryakıt kaçakçılarının en büyük endişesi ve korkusu olan hapsi ortadan kaldırıyorsunuz. Bunun anlamı da “Rahat rahat bu işi yapın” demektir.

                                                          Kaçak akaryakıt kaçakçılığı genellikle Doğu ve Güneydoğu’da yapılıyor. Bu işi yapan ağa babaları hükümete baskı mı yapıyor? Yoksa bu işi yapan PKK yandaşlarına bilmediğimiz bazı sözler mi verildi? Bu işin böyle basitçeymiş gibi görülüp, oldu-bittiye getirilmemesi gerektiği görüşündeyiz. Sanıyoruz, muhalefet de bu işin farkındadır.

                                                          ORTADA BÜYÜK BİR PASTA VAR

                                                           Bu işi kimler yapıyor, aradaki kaçakçılıktan elde edilen milyarlar kimin kasasına giriyor, kimler bu işten nemalanıyor bilemiyoruz. Ancak, ortada büyük bir pasta var ve bu pastadan birçoklarının nemalanacağı da bu şekilde ortaya çıkmış bulunuyor. Bu anlayış içinde hareket edilirse, akaryakıt kaçakçılığı önlenebilir mi? Kaldı ki, birçok akaryakıt istasyonunda kaçak akaryakıt satışı alenen yapıldığı halde buna niye seyirci kalınıyor? m

                                                             Daha önce, akaryakıt kaçakçılığı ile ilgili hazırlanan bazı raporlar var. Bu raporlarda, kaçakçılığın devletin güvenliğini tehdit eder boyutlara ulaştığı, bunun da “nitelikli terör suçu” kapsamına alınması gerektiği dile getiriliyor. Yani, akaryakıt kaçakçılığının boyutlarına dikkat çekiliyor. Daha ağır yaptırımlar uygulanması gerektiği vurgulanıyor. Bunlar şimdi göz önüne alınmıyor ve bu iş sanki çok basitmiş gibi ele alınıyor. Böyle bir uygulamada akıllara çeşitli soru işaretlerinin takılmaması mümkün olabilir mi?

                                                           “BU İŞİ BÜYÜK BABALAR YAPIYOR”

                                                            Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan taslak, Türk ekonomisini büyük zarara uğratacağı gibi, bu işten elde edilen gelirin çok büyük bir kısmının terör örgütüne aktarılacak olması da düşündürücüdür. Geçmişte bunun böyle olduğunu gösteren belgeler vardır. Kaldı ki, Başbakan Erdoğan daha önce konu ile ilgili olarak yaptığı konuşmada “Bu işi büyük babalar” yapıyor demedi mi? Her konuda, her tarafla mücadele eden bugünkü hükümet acaba büyük babalarla niye mücadele etmiyor ve bu işi yapanları çökertemiyor? Bu da ayrıca sorgulanması gereken bir başka konu olarak karşımızda duruyor.

                                                             Konu ile ilgili kısa bir not daha verelim:

                                                             TBMM’de kurulan Kaçak Akaryakıt Araştırma Komisyonu Temmuz 2005 tarihinde bir rapor hazırladı. Hazırlanan bu rapora göre kaçak akaryakıtın boyutu 8 milyar doları buluyor. Bu rakamın daha büyük boyutlarda olduğunu sanıyoruz. Küçümsenecek bir rakam değil. Devletin yıllık kaybı ise 2,5 milyar ir şey dolara dayanıyor. Satışta olan akaryakıtın ise yüzde 20’sinin kaçak olduğu da aynı raporda dile getiriliyor. Siz, bu işten bir şey anlayabiliyor musunuz?

                                                              Bu işin inceliği, hassasiyeti bilindiği halde, kaçakçılığı teşvik edecek şekle getirilmesine göz yumanların kime ve neye hizmet ettiklerini sorgulamak gerekiyor. “Büyük babalar” denilenler kimler ve neden şimdiye kadar bunlarla mücadele edilmedi, bu da ayrıca tartışılması gereken bir başka konudur.

 e.mail: [email protected]

 


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir