Ateşkes sağlanırsa ne değişecek?..

NECDET BULUZ - gazze gaza

NECDET BULUZ

 

                                                     İsrail’in Gazze’ye olan saldırıları aralıksız sürüyor. Yapılan tüm çağrılara rağmen İsrail’i hiç kimse durduramıyor. Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun gösterdiği çabaların da hiçbir sonuç vermediğini görüyoruz. Dikkat edilecek olursa, gösterilen tüm çabalar İsrail’i durdurmaya ve ateşkesi sağlamasına yöneliktir. Ancak, bu satırlar yazılıncaya kadar İsrail’in saldırıları sürüyordu.

                                                    Eninde sonunda ateşkes sağlanacaktır. Ancak, bunun yeterli olduğunu söyleyebilir miyiz? Geçmişte de İsrail, Filistin’in biraz palazlanmasını görünce çocuk-yaşlı demeden hep vurmadı mı? Şimdi, aynı oyun sahneleniyor. İsrail, öylesine hedefleri vuruyor ki, ateşkesin sağlanmasından sonra Filistin, daha doğrusu Hamas en az 10 yıl belini doğrultamaz.

                                                    GAZZE VE ALTYAPI YOK EDİLİYOR

                                                     İsrail’in ana hedefi, Gazze’deki altyapının yok edilmesine yöneliktir. Nitekim son saldırılarda altyapı tamamen çökertilmiştir. Gazze kenti bir yandan bombalanırken, Han Yunus ve Mısır sınırına yakın bölgeler de vurularak kullanılamaz hale getirilmiştir. Çünkü bu bölgelerde özellikle köprüler ve yollar bulunuyor. Şimdi, bombalanan bu yolların ve köprülerin kullanılamaz hale gelmesi altyapıyı yok etmeye yönelik saldırıların sadece görünen kısmıdır.

                                                       İsrail’in bölgedeki güvenliği çok önemseniyor. Buna Amerika ve AB ülkeleri de destek veriyor. Eğer, İsrail hiç kimseyi dinlemeden saldırılarını sürdürüyorsa, bunda bunun da büyük payının var olduğunu görmek gerekiyor. Çünkü BM Güvenlik Konseyi’nde İsrail aleyhine bir karar alınsa bile İsrail bunu uygulamıyor, hiçbir ülke de çıkıp, bunu sorgulamıyor.

                                                        Ortada böyle bir gerçek var. Bölgede de bu ülke her zaman terör estiriyor. Tehdit savuruyor. Kendisine karşı tehlike gördüğünde de korkusuzca saldırıyor. İsrail, kurulduğu günden bugüne hep bunu yapmış ve uygulamıştır.

                                                         İSRAİL’İN GÜVENLİĞİ

                                                         Şimdi bu gerçekleri göz ardı ederek, İsrail’e karşı bağırmanın, çağırmanın ve tehditkâr sözlerin hiçbir önemi olamaz ve olmamıştır da zaten. Başbakan Erdoğan, gittiği her yerde konuşuyor, İsrail Başbakanı Netenyahu’ya yükleniyor. Pek, ne değişiyor? İsrail’i durdurabiliyor musunuz? Gazze halkının huzurunu sağlayıp, Filistin Devleti’nin kuruluşunu sağlayabiliyor musunuz? İnsani yardımı bile yaparken karşınızda İsrail’i bulmuyor musunuz?

                                                         Burada asıl dikkati çeken konu bizce şudur:

                                                         İsrail havadan, karadan ve denizden füzelerle Filistinlileri çocuk-yaşlı demeden vuruyor. Hamas liderlerini ortadan kaldırıyor. Altyapıyı yok ediyor. Buna kimsenin sesi çıkmıyor. Hatta İsrail’e destek bile veriliyor. Hele Arap Ligi’nin buna sessiz kalmasına da zaten baştan bu yana bir anlam veremiyoruz. Araplar, Filistin’e bahşiş verir gibi yardımı bırakıp, köklü çözüm için ellerini taşın altına koymak durumundalar.

                                                       Söz konusu Hamas tarafından İsrail’e atılan füzeler olunca, ABD Başkanı Obama Mısır ve Türkiye’yi arayarak “ Hamas’a baskı yapın, İsrail topraklarına füze atışını kessin” diye talimat verebiliyor. Hatta Mısır ve Türkiye Başbakanlarına fırça bile atıyor.

                                                         ERDOĞAN HEDEFE OTURTULUYOR

                                                          Yukarıda ateşkesin sağlanması ile her şeyin normale dönmeyeceğini söyledik. Bunun yanı sıra, bundan sonra Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkiler çok daha kritik bir yere oturtulacaktır. Çünkü Erdoğan’ın İsrail ile ilgili sözleri ve açıklamaları hem İsrail’de, hem de İsrail dışındaki Yahudi cemaatleri arasında rahatsızlıklar yaratmaya başladı. Bundan sonra Başbakan Erdoğan, Yahudi cemaatlerince hedefe oturtulacaktır.

                                                          Buna somut bir örnek verelim:

                                                          Amerika Siyonist Örgütü ( ZOA) ABD Başkanı Obama’ya İsrail’e “Terörist devlet” diyen Başbakan Erdoğan’ı eleştirmeye çağırdı. Başbakan Erdoğan’ın İsrail aleyhindeki açıklamalarının karşılıksız kalmaması gerektiğini söyleyen ZOA Ulusal Başkanı Morton A.Klein, “Ortadoğu’daki meseleler konusunda önemli ölçüde Erdoğan’a danışan Başkan Obama, Erdoğan’ı güçlü biçimde takdir ediyor. Lakin Başken Obama’nın Ortadoğu’daki en büyük ve en önemli müttefiki olan İsrail’in terörist devlet olarak tanımlamasını olumlu karşılamayacağından eminim”diyor.  

                                                          İsrail yönetiminin ve İsraillilerin de Erdoğan’ın söylemlerinin gerektiği zaman yanıtını bulacağını söylemeleri, bundan sonra Türkiye-İsrail ilişkilerinin daha da gerginleşeceğinin mesajları olarak okunmalıdır. Biz, ateşkesin sağlanması ile Gazze’nin harabeye döneceğini, Türkiye-İsrail ilişkilerinin de onarılamayacak boyutlara tırmanabileceği görüşündeyiz.

e.mail: [email protected]

 

                                    

 

 

                                    

 

                                                    


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir