NECDET BULUZ
Doğruları bilmekte ve yazmakta her zaman yarar vardır. İmralı canisi Öcalan’ın talimatı ile PKK ve yandaşlarının açlık grevlerinin bıçak gibi kesilerek sona erdirilmesi, hiç kuşkusuz gözleri yeniden İmralı’ya çevirdi. Demek ki, Öcalan halen örgüt üzerindeki etkisini sürdürüyor. Açıkça meydan okuyor ve “ Sizin muhatabınız da benim, benim dışında bir çözüm yolu aramayın” diyor.
Zaten, daha önceleri PKK’nın siyasi uzantıları BDP Milletvekilleri de Hükümet yetkililerine çağrı yapıp “Sizin muhatabınız Öcalan’dır. Öcalan’sız bir çözüm olamaz” demiyorlar mıydı?
ÖCALAN TEK MUHATAP MI?
Başbakan Erdoğan ve tayfası, Öcalan’ın isteklerinin yerine getirilemeyeceğini ve hiçbir zaman da muhatap olarak alınmayacağını söylediler. Hatta Başbakan Erdoğan, avukatlarının bile Öcalan’la görüşmesinin önünün kesileceğini ve örgütün İmralı’dan yönetilmesine izin vermeyeceklerini söylemedi mi?
Şimdi gelelim bugüne:
Eğer, Öcalan, İmralı’dan halen örgütün yönetebiliyor, bir talimatı ile açlık grevlerini sona erdirebiliyor, Hükümet kanadı ile pazarlık yapabiliyorsa buraya bir nokta koymak gerekiyor. Başbakan, Öcalan ile hiçbir pazarlık yapmadıklarını ve bir taviz vermediklerini söylüyor ama PKK ve yandaşlarının beklentilerini göz ardı ediyor. Çünkü KCK ‘den yapılan açıklamalar çok net, deniliyor ki “Şimdi top Hükümettedir. Bu fırsatı iyi değerlendirsinler.”
Kim ne derse desin, bugünkü Hükümet, PKK’lıların başlattığı açlık grevlerini iyi yönetemedi, her şeyi eline yüzüne bulaştırdı. Devreye Öcalan’ın girmesi ile de İmralı canisinin elini güçlendirmiş oldu.
TAVİZ VERMEKLE SONUÇ ALINMAZ
Şuraya dikkatleriniz çekelim:
Açlık grevlerinin sona ermesinden sonra, PKK yeniden hareketlendi ve ard arda şehit haberleri gelmeye başladı. Açlık grevlerinin sona ermesi ile terör sona ermiş sayılmaz. Çünkü PKK’lılar “Vurdukça alıyoruz” diyorlar. Aldıkça da sürekli Öcalan ile görüşme koridorunu açıyorlar. Daha da açıkçası AKP Hükümeti terör örgüte taviz üzerine taviz veriyor. Hâlbuki taviz vermekle sonuç alınmaz, terörle mücadelenin de bir kuralı vardır. Hükümet olanlar bu işi de beceremiyorlar.
Şehit aileleri, giderek daha fazla tepki veriyorlar. “Sonunda bizi sokağa dökecekler” diye de seslerini yükseltiyorlar. Oslo’da başlayan görüşmelerin, bugünün tabanını oluşturduğu ve örgütün aldığı tavizlerle daha fazla kon dökmeye başladığını söyleyenlerin sayısı da artıyor. Bu rahatsızlıklar, hiç kuşkusuz daha da artacaktır.
MİT Eski mensuplarından Mahir Kaynak, son gelişmeleri değerlendirirken şunları söyledi, kendisini dinleyelim:
“ Öcalan, Türkiye Devletine karşı değil. Öyle ya da böyle Öcalan’ı çıkaracaklar göreceksiniz. “
Bütün bu gelişmeleri alt alta koyduğumuzda, ortaya çıkan tablo, İmralı canisinin şu anda tek muhatap haline gelmekte olduğunu gösteriyor. Çünkü dikkat edilecek olursa, açlık grevlerini bir talimatla sona erdirmesi, özellikle Hükümet cephesinde bir sevinç ve bayram havası yaratmıştır. Zaten Hükümet cephesi de, Öcalan ile çeşitli yollardan görüşmelerin yapıldığını açıklamıştı.
ŞEHİT AİLELERİ RAHATSIZ
Gelişmelerden şehit aileleri rahatsızlık duyuyor. Hatta bu rahatsızlığı bütün milletimizin duyduğunu söylemek daha doğru olacaktır. PKK, boş durmuyor, sürekli saldırıyor. Şehit gelmeyen gün yok gibi. Genellikle de PKK’lılar Kuzey Irak’tan giriş yapıyor. Terörle mücadele ettiklerini söyleyenler, bugüne kadar Kuzey Irak’taki bu yuvaları bir türlü kurutamadı.
Başbakan Erdoğan, sanki ülkede hiçbir şey yokmuş gibi, hala gündem değiştiriyor, Gazze ve Suriye konuları ile uğraşıyor. Şehit aileleri ise yaptıkları açıklamalarda “Sen önce kanı durdur, içerideki sorunlarımız dururken, başka konularla uğraşmaktan vaz geç, gencecik yavrularımız artık ölmesin” diye haykırıyor. Şehit ailelerin yakında yurdun çeşitli bölgelerinde gösteri ve protesto yürüyüşe hazırlandıkları haberlerini alıyoruz.
Hükümetin anlaşmalı pazarlıkla terör olayları çözme eğiliminin giderek daha fazla tepkilere neden olmaya başladığının da altını kalınca çizmekte yarar görmekteyiz.
e.mail: [email protected]
Bir yanıt yazın