Aile birleşiminde dil engeli

Aile birleşimi yasasına göre Almanya’da yaşayan eşinin yanına gelmek isteyen yabancıların temel Almanca bilgisine sahip olduklarını kanıtlamaları gerekiyor. Ancak yasanın AB kurallarını ihlal ettiği belirtiliyor.

Almanca öğrenmek ya da öğrenmemek… Bu Vladimir Knack için hiçbir zaman bir sorun olmamış. 1990’lı yılların ortasında Kazakistan’dan Almanya’ya geldiğinde 13 yaşında olan Vladimir, ilk altı ay dil bilmeyenlerle aynı sınıfa gitmiş ama ardından normal derslere devam etmek zorunda kalmış.

Dil sınavı zorunluluğu Goethe enstitülerinde de yığılmalara yol açtı
Dil sınavı zorunluluğu Goethe enstitülerinde de yığılmalara yol açtı

Vladimir zorluklar yaşasa da asıl zorluğu anne ve babası gibi, Alman kökenli olup da kuşaklar sonra, hem de pek Almanca bilmeden ülkeye geri dönüş yapan insanların çektiğini belirtiyor ve “Gençlerin işi kolaydı tabii. Çocuk yuvası ve okul sayesinde Almanca neredeyse doğal olarak öğreniliyordu. Ama insan 40-50 yaşlarında öğrenmeye başlayınca bu epey zor” şeklinde konuşuyor.

Vladimir liseyi bitirdikten sonra iktisat fakültesine yazılmış. Bir öğrenci mübadelesi sırasında ise Rusya’da Maria ile tanışmış. Diplomasını alır almaz da bir Alman şirketinin temsilcisi olarak Rusya’ya taşınmış. Ancak evlendikten sonra Almanya’ya geri dönmeye karar verince eşi Maria’nın önüne Almanca engeli çıkmış. Maria, okula gidip, önce A1 ardından da B1 seviyesindeki dil sınavlarını verdiğini, A1’in Almanya’ya taşınması için yeterli olduğunu söylüyor.

 

Almanya Türk Toplumu Genel Başkanı Kenan Kolat

Vize için sertifika şart

A1, Almanca dil sınavlarının ilk seviyesi. Bu derecede Almanca bilenler, gündelik işlerini halledebiliyor, sayıları, saati ve fiyatları okumasını becerebiliyor, basit formları doldurabiliyor.

2007 yılından bu yana, yabancılar, eşleri Almanya’da yaşıyorsa ve onların yanına taşınmak istiyorsa bu sınavı geçmek zorunda.

Göç Yasası’nda bu yönde yapılan değişiklik bundan tam beş yıl önce, 14 Haziran 2007 tarihinde Federal Meclis’ten geçmişti.

Başvuruların dörtte biri Türkiye’den

Göç Yasası’nda yapılan bu değişikliğin ardından tüm dünyadaki Goethe enstitülerine bir yığılma oldu. Başlangıçta 65 bin olan sınav başvurusu şimdi yaklaşık 40 bin düzeyinde seyrediyor. Bu başvuruların dörtte biri ise İstanbul, Ankara ve İzmir’de yapılıyor.

Goethe Enstitülerinin Münih’teki merkezinden Klaus Thomas Frick, Türkiye’deki şubelerinde sundukları imkânların son beş yılda iki katına çıktığını anlatıyor.

Frick, “Mekân ve personel olarak başlangıçta kapasitemiz tamamıyla dolmuştu. Sınav başvurularına cevap verebilmek için, ek mekânlar kiralandı ve sınav yapma yetkisi olan yeni eğitim elemanları ekibe alındı” diyor.

Kısa bir süre sonra, Almanya’ya, eşlerinin yanına taşınmak isteyenleri normal kurslara sokmanın bir anlamının olmadığı, bu kişilerin bu kadar yoğun dil kurslarına alışık olmadığı anlaşıldı ve sunulan eğitimde yeni ayarlamalar yapıldı.

“Gerekçeler bahane”

Fakat tüm bu çabalar, Almanca bilme zorunluluğunu eleştirenlere yetmiyor. Pro Asyl adlı insan hakları örgütünden Marei Pelzer, beş yıldır geçerli olan uygulamanın aile birleşimini engellediğini ve birçok mülteci ailenin bu uygulama yüzünden sıkıntı çektiğini belirtiyor.

Birçok mültecinin, düzenli bir Almanca kursunun mümkün olmadığı kriz bölgelerinden geldiğine dikkat çeken Pelzer, yetkililerin Almanca bilme zorunluluğu koyarak, zorla evlilikleri engellemeye çalıştıkları yönündeki gerekçelerini bahane olarak nitelendiriyor.

Burada istismarların sadece birkaç vakada söz konusu olduğunu, ancak bir genelleme yapılmaması gerektiğini vurgulayan Pro Asyl örgütünün hukuk uzmanı, uygulamanın Avrupa Hukuku ile çeliştiğini, zira ailenin korunması ilkesi ile bağdaşmadığını söylüyor.

Vize engeli insan hakları ihlali

Almanya gerçekten de Avrupa Birliği’nin öngördüğü yasal çerçeveyi çiğniyor. AB Komisyonu 2010 yılında yaptığı açıklamayla, eşiyle birlikte yaşamak için ülkeye gelecek yabancılardan ülkenin dilini öğrenmesinin istenebileceğini, ancak bunun aile birleşimine engel olamayacağını belirtmişti. Yani, bir ülke dil bilmediği gerekçesiyle bir eşe vize vermezse, insan haklarını ihlal etmiş sayılıyor.

 

Dil sınavı zorunluluğu Goethe enstitülerinde de yığılmalara yol açtı

Ortaklık Sözleşmesi’ne aykırı

Almanya’daki sivil toplum örgütleri ve muhalefet yasada değişikliğe gidilmesini talep ederken, Almanya Türk Toplumu Genel Başkanı Kenan Kolat, bu konuda Türkiye’nin özel bir statüsü bulunduğuna dikkat çekiyor.

“Türkiye ile AB arasında bir Ortaklık Sözleşmesi var” diyen Kolat, “Bu sözleşme uyarınca Türk vatandaşları ile AB vatandaşları neredeyse eşit haklara sahip. Bu uygulama AB vatandaşları için geçerli olmadığı için, Türk vatandaşları için de söz konusu olmamalı” şeklinde konuşuyor.

Kolat’tan farklı öneri

Berlin hükümeti, temel Almanca bilgilerinin, baştan itibaren uyum sağlanmasında yardımcı olacağını savunuyor. Kenan Kolat ise farklı bir öneride bulunuyor ve “Ne kadar çabuk Almanca öğrenirsen, o kadar çabuk vatandaşlığa geçebilirsin. Uyum konusunda izlenmesi gereken asıl doğru çizgi bu” diyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Klaus Dahmann / Çeviri: Aydın Üstünel

Editör: Ercan Coşkun

Dil sınavı zorunluluğu Goethe enstitülerinde de yığılmalara yol açtı

KONU HAKKINDA DAHA FAZLA:

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

Turkish Forum Editör, İngilizce, Almanca, Türkçe. Sitemizde Medya takibi ve editörlük yapmak isteyenler bizimle irtibata geçebilirler.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem
  1. KUR’AN-İçki?! Robotlaşmış Kullar?! Kafayı içki içenlere takmış, onları cehennemlik-kâfir ilan eden din satıcıları-yobazlara inat, Yüceler Yücesi Yaratıcı aşağıdaki ‘içki’ ile…

  2. İlginç, bir sürü insan hakkında haklı haksız yurtdışına çıkış yasağı var ama sadece spesifik olarak TMSFye borcu olanların yasağını kaldırmak…

  3. KUR’AN! ALLAH’ın ALLAH’lık Hakkı?! Vefa-Minnet! Kibir? (Enbiya,18)”Allah’a yakıştırdığınız sıfatlardan-yalanlardan dolayı size yazıklar olsun!” KUR’AN’da olmayanları, Kitap’tan-KUR’AN’dan ALLAH’ın sözleriymiş gibi insanlara…

  • Çocuklar en çok tahılla besleniyor

    Çocuklar en çok tahılla besleniyor

    CHP’li Sarı, çocukların en çok tahılla beslendiğine dikkat çekti HEPİMİZ YOKSULLAŞTIK! Cumhuriyet Halk Partisi Balıkesir Milletvekili A.Adayı Serkan Sarı, TÜİK verilerinin çocukların sağlıklı ve dengeli […]


  • Diploması Gizlenen Cumhurbaşkanı Kim?

    Diploması Gizlenen Cumhurbaşkanı Kim?

    Yukarıdaki başlık sayın Emin Çölaşan’ın  dünkü  yazısının başlığıdır.  Sayın Sultan Uçar    “Diploma kayalara çarpmış’başlığı ile sayın Cumhurbaşkanının diplomasını sorgulamış. Sayın Fatih Portakal ise “En azından […]


  • KURUCU MECLİS

    KURUCU MECLİS

    Öğrenme ve öğretmenin bir yolu da ‘yinelemek’tir (tekrarlamak). O nedenle, örneğin daha iki ay önce yayımlanan ‘düklük ve düdüklük’ başlıklı yazımı yeniden ve aynen yayınlamak […]


  • Korkutan tahmin…

    Korkutan tahmin…

    Türkiye deprem kuşağında. Art arda yaşadığımız depremler son olmayacak. Yeni depremler oluyor ve daha sonra beklenen depremler var. Uzmanlar uyarıyor. Tedbirleri almak ve yapılan bu […]


  • TARİH NASIL YAZILIR?

    TARİH NASIL YAZILIR?

    TARİH NASIL YAZILIR? HÜSEYİN MÜMTAZ Meraklısı, iç politikaya hiç bulaşmadığımı iyi bilir. Ama yukarıdaki seçim afişini görünce kıyısından köşesinden iki laf etmek istedim. Yine meraklısı […]


  • ALLAH’ın ALLAH’lık Hakkı?!

    ALLAH’ın ALLAH’lık Hakkı?!

    KUR’AN!ALLAH’ın ALLAH’lık Hakkı?!Vefa-Minnet!Kibir? (Enbiya,18)”Allah’a yakıştırdığınız sıfatlardan-yalanlardan dolayı size yazıklar olsun!” KUR’AN’da olmayanları, Kitap’tan-KUR’AN’dan ALLAH’ın sözleriymiş gibi insanlara sunarak yalan beyanda bulunup iftira edenler ALLAH’ın hakkına […]


  • Kızılay maden suyunda zehir

    Kızılay maden suyunda zehir

    Kızılay maden suyunda zehir çıktı. Sağlığımızla oynayanlar yargılansın! Kızılay ile ilgili skandallar bitmiyor! Sorumluların yargılanmasını ve cezalandırılmasını talep ediyorum. Birgün Gazetesi, Migros’un 2019’da Kızılay maden […]


  • Emekli Aylıkları

    Emekli Aylıkları

    Emekli Aylıkları Üzerine Bilgi Notları…1️⃣Emekli aylıkları yasayla artırılır. Yetki TBMM’dir. Bu 1.2️⃣En düşük emekli aylığı 7.500 olmuyor. Eğer yasa çıkarsa 7.500 TL’den düşük aylıklar Hazine […]


  • “Adalet” diye gelenlerin ülkeyi getirdiği nokta

    “Adalet” diye gelenlerin ülkeyi getirdiği nokta

    Trabzon’da öğretmenlik yapan  R.G.S, 2005 yılında Başbakanlık tarafından “Yılın Öğretmeni” seçildi. 19 yıl “sahte diploma” ile öğretmenlik yaptığı ortaya çıktı. Suçunu itiraf etti. Yargı beraat […]


  • İNSAN ÖMRÜNÜ TÜKETEN SİYASET

    İNSAN ÖMRÜNÜ TÜKETEN SİYASET

    Demokrasinin özde, dolaysız değil sözde yaşanır bir hale geldiğini görmek? Heyecan, sevinç, umutlar, yaşanası tüm güzellikler, huzur ve mutluluklar özgürlük hepsi unutulan bir zamanın içinde […]


  • Ukraynalı kadınlara Avrupa’da fuhuş tuzağı

    Ukraynalı kadınlara Avrupa’da fuhuş tuzağı

    GÖÇ ETMEK ZORUNDA KALAN(SARI SAÇLI MAVİ GÖZLÜ) UKRAYNALI KADINLAR AVRUPA’DA FUHŞA ZORLANIYORMUŞ AB ülkelerinde internette ‘Ukrayna mülteci pornosu’ aramalarında patlama yaşanmaktaymış (1 )  Savaş’tan kaçan […]


  • Üreticiyi teşvik edeceklerini tehdit ediyorlar

    Üreticiyi teşvik edeceklerini tehdit ediyorlar

    VEKİL YOKUŞ: İTİRAF ETTİLER ÇİFTÇİYİ TEŞVİK EDECEKLERİNE TEHDİT EDİYORLAR! İYİ Parti Konya Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri komisyonu üyesi Fahrettin Yokuş, 20 Mart günü […]


  • Rusya iç turizme yöneliyor…

    Rusya iç turizme yöneliyor…

    Ukrayna savaşı nedeni ile sıkıntılı günler yaşayan Rusya iç turizmi canlandırmak için çeşitli önlemler almaya başladı. Hedef belli: Milli gelir dışa gitmesin. Ancak alınan bu […]


  • Putin’e Tutuklama Kararı ve ABD’nin Teröre Desteği

    Putin’e Tutuklama Kararı ve ABD’nin Teröre Desteği

    Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) savcılığının Putin’i tutuklama kararının Ukrayna’daki savaş suçlarının ötesinde anlamı bulunmaktadır. 1998 Roma Statüsü’yle kurulan, 2003’te çalışmaya başlayan mahkeme, yargı yetkisini kabul etmiş ülkelerde, soykırım, tecavüz, işkence gibi insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamındaki kişileri yargılar. Aynı zamanda bu ülkelerin hakkında tutuklama kararı bulunanları tutuklama hakları ve görevleri vardır. Kremlin’dekilerin karar konusunda umursamaz görünmesinin temelinde, Rusya’nın mahkemeye taraf olmaması bulunmaktadır. Ukrayna sözleşmeyi imzaladığı halde henüz onaylamamış, fakat ihlaller konusunda mahkemenin yetkisini kabul etmiştir. Yasa dışı olarak çocukların, insanların zorla Rusya’ya nakledilmesi insanlığa karşı suç kabul edilerek sorumlular Putin ve Rusya Çocuk Hakları Komiseri için tutuklama kararı çıkartılmıştır. Bu durumda lise/üniversite çağındaki çocuklarımızın ABD destekli terör örgütü tarafından zorla dağa kaldırıldığını hatırlayalım. UCM savcılığı Ukrayna’da tahkikat yaparak iddiaların gerçek olduğu sonucuna varmıştır. Bunlar önemli ölçüde Rusya kontrolündeki Dombass kentlerinde gerçekleşse de hukuken Ukrayna’ya aittir. Kararı memnuniyetle karşılayan Ukraynalılar arkasının geleceğini, başka tutuklama kararları olacağını söylemişlerdir. Bütün umursamaz tavırlara karşın, Kremlin’de derin endişeler bulunmaktadır ki yine nükleer silah gücünü gündeme getirmiştir



Posted

in

by