Diyanet İşleri Başkanına Ramazanlık Damar Sorular

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Mehmet Görmez, giymiş olduğu sırmalı kaftanın hakkını gerçekten de hakkıyla veren bir Diyanet İşleri Başkanı’dır! Kaftanın vermiş olduğu havayla olacak, Laik Demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin Diyanet İşleri Başkanı gibi değil de sanki imparatorluk Türkiye’sinin şeyhülislamı gibi hareket etmektedir Sayın Başkan. Bu manzarayı en son 28 Temmuz 2011 günü Ankara’da Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda gördük. Zira Sayın Görmez, sıradan bir basın toplantısıyla duyurması gereken ve kendisinden önceki başkanlar döneminde de benzerleri düzenlenen bir kampanyayı, binlerce kişinin katılımıyla ve tamamen bir şov ortamında gerçekleşen kapalı salon toplantısıyla dünya âleme duyurmayı tercih etmiştir. Neymiş efendim, 5601’e üç SMS gönder Afrika’ya bir fitre bir iftar göndermiş ol.

Sayın Başkanın, tamamen bir şov havasında tanıttığı kampanya çerçevesinde yapmış olduğu konuşmada sarf etmiş olduğu bazı sözler şöyledir:

“Doğu Afrika son 60 yılın en büyük kuraklığını yaşıyor. Özellikle Somali, Etiyopya, Kenya, Eritre, Tanzanya, Uganda ve Burundi’de kuraklık, başta çocuklar olmak üzere binlerce insanın yaşamını tehdit ediyor… Bu kampanya ile Ramazan’ın bereketini kardeşlerimiz ile paylaşmış, fitrelerimizin en azından bir tanesini, bir kişilik iftarın masrafını göndermek suretiyle Afrika’da açlık tehlikesi ile karşı karşıya kalan kardeşlerimize bir lokma ekmek, bir yudum su ikram etmiş olacağız… Bütün operatörlerden AFRIKA yazıp 5601’e gönderilecek olan SMS’ler 5 TL karşılığında olacak. 3 SMS gönderildiğinde bir fitre bir iftar parası verilmiş olacaktır… Ümit ediyoruz ki, fitrelerimiz ve iftarlarımız uzaklarda hayata tutunmaya çalışan çocuklarımıza, onların canlarına ab-ı hayat olacaktır.”(1).

Görüldüğü gibi, Diyanet İşleri Başkanı’nın sözlerinde ulusal olmaktan öte emperyal bir hususiyet vardır. Demek oluyor ki; Diyanet İşleri Başkanlığı, yurtiçindeki açlık ve fakirlik sorununu çoktan çözmüş bulunuyor. Demek ki; ülke içinde aç ve açık kimsecikler kalmamış ve Sayın Başkan Diyanet’in elindeki çözüm imkânlarını yurtdışına taşımaya ve taşırmaya karar vermiş bulunuyor. Anlaşılan bu milletin kurban etlerini yurtdışına taşımak Sayın Başkanı kesmemiş olacak ki; şimdi de bu milletin fitre ve zekâtlarına gözünü dikmiş bulunuyor. Sayın Başkan, bu ülkede açlıktan ölen ve bakıma muhtaç çocukları görmezden gelme uğruna uzak diyarlardaki insanlara ab-ı hayat sunma hayaline kaptırmış kendisini.

Sayın Diyanet İşleri Başkanı’na hatırlatmak isteriz ki; en son yapılan hesaplamalara göre Türkiye’de dört kişilik bir ailenin fakirlik sınırı 2.843 TL, açlık sınırı 873 TL(2), büyükler için asgari ücret net 658.95 TL, işsizlik oranı ise son hesaplamalara göre %10 civarındadır. Bu oranların anlamı şudur: Bu ülkede nüfusunun en az 5-6 milyonu işsizdir. Yani sıfır geliri vardır ve tamamen açtır. Bu insanlar başkalarının ianeleriyle ayakta durmaktadırlar. Bu ülkede asgari ücret alan milyonlarca vatandaş, örneğin ellerinde paspas, temizlik bezi ve çay tepsileriyle Diyanet İşleri Başkanlığı’nın koridorlarında sabahtan akşama kadar fır dönen taşeron işçileri açlık sınırının altında yaşamaktadırlar. Sayın Başkanın kendi memurları da dâhil olmak üzere; bu ülkenin memurları bile fakirlik sınırının altında yaşam mücadelesi vermekte olup fitre ve sadakaya muhtaç durumdadırlar ki; devlet memurlarına fitre verilebileceği konusunda verilmiş fetvalar mevcuttur. İşte böyle bir ülkenin Diyanet İşleri Başkanı kalkmış, rahatlıkla ve hiç çekinmeden bu ülke insanının fitre ve zekâtlarını Afrika ülkelerine aktarmaktan bahsediyor iyi mi? Bu noktada ayran ve fayton konulu atasözümüzü zikretmeyi abesle iştigal ve ar kabul ediyoruz.

Okumaya devam et  Ramazan-Oruç! Kurban! Hac! Kandiller? Namaz?

Evet, başkalarına yardımcı olmak elbette güzel bir davranıştır. Çünkü bizler de biliriz ki; veren el alan elden elbette üstündür. Ancak uygun olan “İnnemel mü’minûne ihvetün”(3) ayetinin kapsamını öncelikle kendi yurttaşlarımızdan başlatmaktır. Zaten Kur’an da öyle diyor ve öncelikle akrabalara, yani yakınlara bakmayı emrediyor(4) değil mi Sayın Başkan?

Sayın Mehmet Görmez’in aynı konuşmada din görevlilerine yönelik olarak kullanmış olduğu “Sadece zenginlerin davet edilip fakirlerin unutulduğu, bu yüzden de Sevgili Peygamberimiz tarafından en kötü yemek olarak nitelendirilen sofralar kurmaktan ısrarla kaçınmalıyız. Kardeşlikleri pekiştirmek, komşulukları canlandırmak, akrabalık ilişkilerini ayağa kaldırmak için verilecek tüm iftar davetlerine evet ama sadece reklam, gösteriş ve tanıtım amaçlı iftar sofralarına hayır diyorum.” şeklindeki sözlerini elbette yerinde buluyoruz. Ancak Sayın Başkanın “Lütfen öncelikle siz birbirinizi iftar sofralarına davet ediniz. Beni davet edin, ben de geleyim.” şeklindeki sözlerinde buram buram bencillik ve menfaatçilik yatmaktadır. Çünkü Başkan bu sözleriyle açık açık bencillik ve egoizm çağrısı yapmaktadır görevlilerine. Hatta kendisi başkalarını davet etmeyi düşünmüyor, din adamlarının ortak beklentisi olan başkaları tarafından davet edilmeyi istiyor. Sözüm ona Diyanet İşleri Başkanlığı asrımıza “Komşuluk Aşısı” yapacakmış. Bu bencil düşüncelerle hiç komşuluk aşısı mı yapılırmış.

Sözde çağımıza komşuluk aşısı yapma ve din kardeşliği adına, gerçekte ise hükümetin dış politikasına paralel olarak Afrika ülkelerine doğru açılma manevraları yapan Sayın Diyanet İşleri Başkanı’na, en üst yöneticisi olması hasebiyle Türkiye Diyanet Vakfı ile ilgili olarak sormak isteriz ki;

Sayın Başkan,

1-Tasarruf tedbirleri ve küçülme adına Genel Merkez kadrolarında çalışmakta iken, “ya işten atın ya da maaşlarını kendiniz vermek suretiyle çalıştırın” demek suretiyle müftülerin insafına terk ettiğiniz ve adeta müftülerin elinde birer oyuncak, kapılarında uşak pozisyonuna soktuğunuz TDV Şube Memurları hakkında (elbette iyileştirme yönünde) herhangi bir düşünceniz var mıdır?

Okumaya devam et  İNSAN ARASIRA KENDİNİ YARGILAMALI

2-Bu yönetim anlayışı ile işini kaybederek bir kısmı kafayı sıyıran TDV Vakıf Şube Memurları hakkında en azından bir özür ve helalleşme toplantısı yapmayı düşünüyor musunuz? Geçirmiş oldukları psikolojik travma sebebiyle kafayı sıyırarak yuvası yıkılıp, ailesi dağılan vakıf çalışanlarını tedavi ettirme gibi bir düşünceniz var mıdır?

3-Emeklilikleri gelen TDV çalışanlarından, korumasız durumda oldukları için gözünüze kestirip apar topar emekli ettiğiniz memurların gönüllerini almayı ve en azından onlara yönelik bir iftar düzenlemeyi düşünüyor musunuz?

4-Haksız yere ve kanunlara aykırı olarak, yani hukuksuz bir işlemle sözleşmelerini feshettiğiniz ve bu haksızlığınız, yargı tarafından da tescil edilen Vakıf personelinden en azından bir özür dilemeyi düşünüyor musunuz?

5-Emekliliklerinin üzerinden yıllar geçtiği halde bazı Vakıf çalışanlarını ısrarla görevde tutmaya devam etmenizin, bazılarını ise emekli edip kıdem tazminatlarını ödedikten sonra ve yüksek maaşla aynı görevde tutmaya devam etmenizin gerçek sebebi nedir? Bu insanların sahip oldukları bilgi ve tecrübenin vazgeçilmez derecede olmadığı herkesçe bilinmekte iken bu konuda sizi engelleyen etken nedir? Aynı cemaate, aynı tarikata veya aynı siyasi düşünceye sahip olmak olabilir mi? Ya da bunların arkaları çok mu kavidir?

6-Sözüm ona “personel giderlerinden tasarruf etmek” maksadıyla işten çıkarmalar yaptığınız Türkiye Diyanet Vakfı’ndaki bazı görevlerde, mevcut personelden yararlanmak varken bu görevlere yeni personel almanızın sebebi nedir? Vakıf Genel Müdürü, Vakıf Genel Müdür Yardımcısı ve Dış İlişkiler Müdürü olarak işe aldığınız insanların uzmanlık derecesi nedir? Vakıf Genel Müdür Yardımcısı ve Dış İlişkiler Müdürü olarak işe aldığınız insanların yakın arkadaşlarınız/tanıdıklarınız olduğu iddiaları doğru mudur?

7-“Lütfen öncelikle siz birbirinizi iftar sofralarına davet ediniz. Beni davet edin, ben de geleyim.” şeklindeki çağrınız iyi güzel de bu iftarların maliyetlerini kimler karşılayacaktır? Personelinizin, cami kapılarından toplanan yardım paralarıyla ya da Kur’an Kurslarının mutfaklarını kullanarak birbirlerine iftar yemekleri vermeyeceklerinden emin misiz?

Okumaya devam et  DEPREM-SEL-RAMAZAN

8-Camiler için toplanan yardım paralarını makam araçlarının benzin giderlerinin karşılanmasında, Kur’an Kursları ya da öğrenci bursları için toplanan bağışları müftülüğün sair ihtiyaçlarında kullanan müftü efendilerin (ki; bunlar bizce de malumdur), Afrika ülkeleri diyerek halktan topladıkları fitre ve zekâtları tam olarak merkez hesaplarına göndereceklerinden emin misiniz?

9- Toplanacak fitre ve zekâtların ilgili ülkelerde açlık çeken insanlara ulaşacağından ne kadar eminsiniz? Bu konuda hangi tedbirleri aldınız?

Sayın Başkan,

Benzerlerini çoğaltmak elbette mümkün olan yukarıdaki sorulara adam akıllı ve mantıklı cevaplar vermediğiz sürece, sizin “çağa komşuluk aşısı yapma” iddianız ve sözüm ona “Mü’minler ancak kardeştir…” ilahi hükmü çerçevesinde başlattığınız Afrika’ya fitre ve iftar parası gönderme kampanyanız kesinlikle afaki iddia ve kampanyalardır. Her iki kampanyanın da ayakları tam olarak yere basmamaktadır.

Bu kampanyalar çerçevesinde belki bir miktar fitre ve zekâtı Somali’ye, Etiyopya’ya, Eritre’ye, Gazze’ye ve Kenya’daki mülteci kamplarına aşırabilirsiniz. Belki “Çağa komşuluk aşısı yapma” adına müftülükler kanalıyla ve korkarım ki; yönetiminizdeki Kur’an Kurslarının imkânları ya da yardım paraları kullanılarak geniş katılımlı iftarlar düzenleyebilirsiniz. Ancak şunu bilin ki; bu tür çalışmalarınızın hiçbirisi (elbette doğrusunu ancak Allah bilir)Allah’ın rızasını kazanmaya matuf çalışmalar değildir. Çünkü siz, en başta haksız ve hukuksuz birçok işlemin altına imza atabilmiş bir başkansınız. Bu haksız işlemler sebebiyle üzdüğünüz, hatırını yıktığınız, gönlünü kırdığınız çalışanlarınızdan en azından kurumsal bazda özür dileyip helallik almadıkça yapmış olduğunuz hiçbir çalışma, Allah katında makbul olmayacaktır.

Bana kalırsa siz, bırakın Afrika’yı filan öncelikle Yunus’un “Yunus miskin der hoca. İster bin kez var hacca. Hepisinden iyice, Bir gönüle girmektir” sözü gereğince, yıkmış olduğunuz gönülleri tamir etmeye bakın. Cenneti, Somali ve Habeşistan sahralarında aramayın, sizin cennetiniz kesinlikle buradadır. Siz cenneti Afrika çöllerinde değil, Türkiye’de aramalısınız. Bana kalırsa siz, haksız işlemlerle hayatlarını cehenneme çevirdiğiniz çalışanlarınızın gönüllerini yaparak cennetin yolunu bulmaya bakın. Ha bir de çalışanlarınızdan sizi iftara davet etmelerini beklemeyin. Öncelikle siz onları davet edin…

HAYIRLI RAMAZANLAR
1 Ramazan 1432/1 Ağustos 2011
Ömer Sağlam
______________
1-http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1163235&title=gormez-bir-iftarinizi-somaliye-gonderin
2-
3-Hucurat 49/10
4- Nahl 16/90

Haberi paylaşın
Diyanet İşleri Başkanı Sayın Mehmet Görmez, giymiş olduğu sırmalı kaftanın hakkını gerçekten de hakkıyla veren bir Diyanet İşleri Başkanı’dır! Kaftanın vermiş olduğu havayla olacak, Laik Demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin Diyanet İşleri Başkanı gibi değil de sanki imparatorluk Türkiye’sinin şeyhülislamı gibi hareket etmektedir Sayın Başkan. Bu manzarayı en son 28 Temmuz 2011 günü Ankara’da Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda gördük. Zira Sayın Görmez, sıradan bir basın toplantısıyla duyurması gereken ve kendisinden önceki başkanlar döneminde de benzerleri düzenlenen bir kampanyayı, binlerce kişinin katılımıyla ve tamamen bir şov ortamında gerçekleşen kapalı salon toplantısıyla dünya âleme duyurmayı tercih etmiştir. Neymiş efendim, 5601’e üç SMS gönder Afrika’ya bir fitre bir iftar göndermiş ol. - diyanet

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem

  1. KUR’AN’da; TEK ‘ALLAH-TANRI’ya İtaat’ şartken; peygambere de ‘itaat’ aslında nedir?! turkishnews.com sitesi yazarlarından sayın Nazım Peker’in: ‘Anlamı çarpıtılan(Nisa,59)’ başlıklı yazısından…

  2. Biyyolojik terör saldrısı altındayız/ . İtalyada ortaya çıkan xylella fastadiosa hastalığı bütün şehirleri ka-plamıştır. Bu virüs kalp krizi ve kanser…

  3. Seçimi bile beceremez, hile hurdadan kurtaramaz, seçmen ile seçileni bile ayırt edemez hale geldi ülkemiz! Gerçekten AKP hükümetine yazıklar olsun.…

  4. Özür dileyerek söylüyorum. Anlamını çarpıtma yok. Siz Kuran’ı okumasını bilmiyorsunuz. Bir de şuan içinde bulunduğunuz, yönetime göre şartlı kabullerinizin esiri…

  5. Bir dönem millete en büyük zararı vermiş şahsiyetlet şimdi tövbe etmiş. Allahın laneti üzerinize olsun

  • ONCE THE MULLAH

    ONCE THE MULLAH

    Bir konuyu itiraf etmeliyim, okuma alışkanlığımı ilk okulda değil, yatılı okula gittiğimde kazanmıştım. Muhteşem bir kütüphanemiz vardı okulda. İlk okuduğum kitapları pek hatırlamamakla birlikte, Alice Geer […]


  • HAYDİ GEÇMİŞ OLSUN

    HAYDİ GEÇMİŞ OLSUN

                Zaman zaman CHP’ye ve Kemal Kılıçdaroğlu’na eleştiriler yöneltmiştim.             Ve yine, kendi görüş ve anlayışıma göre kimi eleştiriler de yöneltebilirim.             Ancak Cumhuriyet’i kuran parti […]


  • Bayram ikramiyesi 3 bin liraya mı çıkarılıyor?..

    Bayram ikramiyesi 3 bin liraya mı çıkarılıyor?..

    Sıkı durun: Seçimi kazanan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Seçmene verdiğimiz sözleri tutacağız. Memur e emekli rahatlayacak. Daha sonra da enflasyon inecek” diyor. Özet: Memur ve emeklinin cebi […]


  • SEÇİMLER BİTTİ, Bahanelere Gerek Yok! Bu muhalefetle bu kadar!

    SEÇİMLER BİTTİ, Bahanelere Gerek Yok! Bu muhalefetle bu kadar!

    Evet seçimler bitti.Türkiye yerinde duruyor. Millette öyle.Seçimleri RTE kazandı KK kaybetti.Bunun siyasi muhasebesini yapmak tabiki gerekir.Ama bu iki liderde 5 sene sonra siyasette yoklar.Peki ne […]


  • SOL NAPMALI?

    SOL NAPMALI?

    Tamam ilk tur seçimlerde hayal ettiğimiz gibi olmadı. Hayal kırıklığı, hüsran, isyan karışık depresyona girdik. İlk ve en önemlisi ilk turda alınan sonuçlar kesinlikle yenilgi […]


  • Doğal gaz

    Doğal gaz

    Sayin ve Sevgili Dostlar Ben ihtisasım dahilinde olmayan konularda konuşmaktan hoşlanmam. Benim ihtisasım derin deniz petrol ve gaz projelerinin idaresidir ve son 40 senedir bu […]


  • IRKÇI SİYASET YAPMAYI BIRAKALIM

    IRKÇI SİYASET YAPMAYI BIRAKALIM

    BİRİLERİ MÜLTECİLER ÜZERİNDEN IRKÇI SİYASET YAPMAYI BIRAKALIM DEMİŞ. Mültecilere yalnızca bedenlerini getirmiyorlar. Onlar yanlarında değer yargılarını, örf ve adetlerini, dinlerini, kültürlerini de getiriyorlar. Ve onlarla […]


  • GENÇLERE! 27 MAYIS: UNUTTURULAN YAKIN TARİHİMİZE BİR PENCERE…

    GENÇLERE! 27 MAYIS: UNUTTURULAN YAKIN TARİHİMİZE BİR PENCERE…

    27 Mayıs… 68 kuşağının “Anayasa ve Özgürlük Bayramı”… Sosyal bilimlerde bir altın kural var: Her olguyu kendi “zaman”, “zemin”, “mekan” boyutları içinde el almak…Aksi takdirde, […]


  • Türk Yerine Türkiyelim Denirse Ne Olur?

    Türk Yerine Türkiyelim Denirse Ne Olur?

    Pazar günü yapılacak seçimler öncesinde bazı kesimler tarafından kullanılan “TÜRKİYELİ” kavramının doğru olmadığı bir gerçektir. SBF yurdundan oda arkadaşım olan Prof. Dr. İlber  Ortaylı, “Türkiyeli […]


  • ANLAMI ÇARPITILAN NİSA:59

    ANLAMI ÇARPITILAN NİSA:59

    Çeşitli mealleri okurken, aklıma uygun olmayan, Kur’an’ın felsefesi ile uyuşmayan açıklamalar, beynimi yakmakta. Bunlardan birisi ve en önemlisi de: Nisa 59 ayetine verilen anlamdır. Nisa […]


  • “Turizme sevinmek için daha erken…”

    “Turizme sevinmek için daha erken…”

    Turizmde sıkıntı şu: Aşırı maliyet artışları sorunlar devam ediyor. Sektör temsilciler maliyet artışlarında orta vadede sonun olacağının altını çiziyor. Bu da turizmde sevinmek için zamana […]


  • Türk Üniversiteleri Uluslararası Değerlendirmelerde Neden  Alt  Sıralarda?

    Türk Üniversiteleri Uluslararası Değerlendirmelerde Neden  Alt  Sıralarda?

    Dünya Üniversite Sıralamaları Merkezi (CWUR: The Center for World University Rankings)  2022-2023 sıralamasını  14 Mayıs 2023 tarihinde  açıklamıştır.  Sıralama 2012 yılından bu yana dünya çapında  […]


  • Burada Türkçe mi konuşuyorum?

    Burada Türkçe mi konuşuyorum?

    “Anladıysam Arap olayım”, “Fransızca mı konuşuyorum”, “Çince gibi” benzeri deyimlerin Türkçemizde de günlük yaşamda kullanıldığı düşünüldüğünde, İtalya’da “Ben burada Türkçe mi konuşuyorum?” deyimini duyarsanız çok […]


  • KUR’AN’da ‘Şeriat’?!

    KUR’AN’da ‘Şeriat’?!

    Gerici, ‘dinci yobazların’ anlam erozyonuna uğrattığı, ‘inkârcı yobazların’ da tepe tepe yalan-yanlış fütursuzca kullandıkları pek çok KUR’AN kavramlarından biri de ‘şeriat’!(Dinci-inkârcı yobaz ayrımı bana ait […]


  • TÜRK’ÜM, DOĞRUYUM, ÇALIŞKANIM!-HÜSEYİN MÜMTAZ

    TÜRK’ÜM, DOĞRUYUM, ÇALIŞKANIM!-HÜSEYİN MÜMTAZ

    TÜRK’ÜM, DOĞRUYUM, ÇALIŞKANIM… HÜSEYİN MÜMTAZ Burası Girne.     Geçen gün elime şöyle bir duyuru geçti. “Mezuniyet Andı. Bizler 23 Nisan İlkokulu Öğrencileri olarak, Eğitim ve öğretimin […]


  • Kadın haklarına ve 6284 Sayılı Kanun’a sahip çıkalım!

    Kadın haklarına ve 6284 Sayılı Kanun’a sahip çıkalım!

    Cumhur İttifakı’na katılmak için, 6284 sayılı kanunun kaldırılmasını şart koşan Yeniden Refah Partisi artık Meclis’te. Kadına yönelik şiddetin önlenmesini amaçlayan 6284 sayılı kanunun siyasi pazarlık malzemesi […]


  • AYNEN DEVAM-HÜSEYİN MÜMTAZ

    AYNEN DEVAM-HÜSEYİN MÜMTAZ

    AYNEN DEVAM HÜSEYİN MÜMTAZ Bir süre önce KKTC Cumhurbaşkanı Tatar bir gazetecinin; “14 Mayıs sonrası Türkiye politikasını değişirse siz aynı çizgide kalmaya devam edecek misiniz?” […]


  • NE PAHALILIK NE SOĞAN NEDE SARIMSAK GERÇEK SORUNUMUZ AHLAK

    NE PAHALILIK NE SOĞAN NEDE SARIMSAK GERÇEK SORUNUMUZ AHLAK

    Müslümanların Allah’ı diyor ki:“Bana kul hakkı ile gelme. Benden Kul hakkı yediğin için bağışlanma bekleme. Diğer bütün günahlarını affeder seni cennetime kabul ederim. Ama kul […]


  • CEHENNEMİN KAPISI

    CEHENNEMİN KAPISI

                Hemen söyleyeyim; 28 Mayıs 2023 günü Türkiye ve bölgesi için ‘Cehennemin Kapısı’nın ya sonuna kadar açılacağı ya da tamamen kapanacağı gün olarak tarihe geçecek. […]


  • “Türkiye’ye ilgi artıyor…”

    “Türkiye’ye ilgi artıyor…”

    Turizmde 60 milyon turist hedefini tutturabilmek için yoğun bir çaba ve tanıtım atağı yapılıyor. Sektör temsilcileri yaptıkları açıklamada “Türkiye’ye ilgi her geçen gün daha da […]