KURULTAY VE CHP

             KURULTAY  VE CHP
          CHP 15.Olağanüstü Kurultayı 18 Aralık Cumartesi günü toplanıyor.
          Gündemi Parti Meclisi seçiminde blok  ya da çarşaf liste mi olsun tartışmaları  oluşturuyor.
          Çünkü alttan alta CHP’lilk düşüncesi;dünya konjonktrünün  muhtemel gelecek perspektifinde,
          Atatürk milliyetçiliği ve Cumhuriyetin niteliklerine sahip olmak kararlılığında,
          Sosyal Demokrasinin evrensel değerleri, çoğulcu demokrasi  hedefinin uygulanması özlemini büyütmektedir.
          Bu uğurdan paylaşmak, dayanışmak,bütünleşmek ve iktidar olmak arzusu gelişiyor.  
          O nedenle Genel Başkan Kılıçdaroğlu’ndan tüm partililere büyük sorumluluk düşüyor.

          *
          Gelişen ve yakın zamanda  Türkiye’yi temelden etkileyecekler yanında mevcut sorunlara karşı,
          Şayet Kurultay Delegesinin ferasetiyle güçlü kadroların önderliği söz konusu olursa,
          CHP’nin iktidar yürüşü  ve muhtemel iktidarı  başarılı olabilecektir.

          *
          Global piyasaların kurucusu ve kollayıcısı ABD, mali krizini dünyaya yayarken;
          Mevcut sistemin dışında hiç bir yeni sistem kuramayan ve kriz etkisiyle yanan ülkeler;
          “Para bulamazsa,kepenkleri iner, üretemeyiz” global tehditiyle karşı-karşıyaydılar.
          Piyasalarda krizin yol açtığı tahribatın onarımı ve tekrarın yaşanmaması için karşılıklı bağımlılık ilkesinde  yakın işbirliğine karar kılındı.
          İşbirliğiyle  ulusal ya da uluslararası uyarıcı paketlerle krizden koordineli bir çıkış stratejisi hedeflendi.
          Krizden çıkış için önce gelişmiş ülkeler  merkez bankalarından piyasalarına milyarlarca dolar sürdüler.
          Şimdilerde  ikincil ülkeler- işte, Portekiz,Yunanistan,İrlanda ve İspanya’da;elbirliğiyle  krizden çıkış stratejisi sürdürülüyor.
          Doların değerinin korunması için seferber olunuyor…  
          Bu süreçte piyasalara sürülen paranın bir kısmı Türkiye’ye de gelmektedir.
          Döviz bollaşıyor ve ucuzluyor;ucuz döviz cari açığın büyümesinin nedenidir.           
          Cari açığın büyümesinde tehlikeli sınır algılanıyor -ki,
          Global krizin yarattığı dalgayla  3.halka gelişmekte olan Türkiye’nin etkilemesi istenmiyor.
          Tıpkı Brezilya’da ki ekonomik uygulama Türkiye’ye yansıtılıyor.
          Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Erdem Başçı dışarıdan sıcak para girişinin sınırlandırılacağını ilan ediyor!
          Türkiye’de tüketime ve yatırıma dönük talebin düşürüleceğine,
          Her tür kredinin daha pahalı olacağına ve ekonominin daralacağına işaret ediliyor…

          *
          Dünyanın değişen koşullarında CHP’nin kurultay sonrasında iktidar yürüyüşünde;
          Ocak ayı içinde açıklanacağı ilan edilen insan odaklı  ekonomi programının;
          Daralan piyasalarıyla Türkiye’nin sermaye-emek bileşenini çözümlüyor olması gerekiyor.

          *    
          Öte yanda AB Dışişleri Bakanları Konseyi,Türkiye-AB katılım müzakereleri sürecinin devamına yönelik karar almış bulunmaktadır.
          Kararın global piyasaların güvenliğinde NATO Lizbon Zirvesinin ardından alınmış olması dikkat çekiyor.
          Çünkü NATO Stratejik Konsept Belgesinde Türkiye AB üyesi olmayan fakat Avrupa güvenliğine çok önemli katkıları olan ülke olarak tanımlanıyor.
          AB üyesi olmayan NATO müttefiki Türkiye’nin gerekleri  yerine getirebilmesi -mesela; Füze Savar Sisteminin Türkiye’de kurulabilmesi için,
          Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikasına dahil edilmesi gerekiyor.
          Bunu Kıbrıs Rum Kesimi  engellerken, Kıbrıs Cumhuriyeti de Türkiye engeli dolayısıyla NATO’ya giremiyor!
          Kıbrıs sorunu çözülmeden NATO-AB işbirliğinin iyileştirilmesinde beklenti sağlanamıyor.
          AB Dışişleri Bakanları Konseyinin Türkiye müzakerelerinin yürütülmesi kararının nedeni anlaşılıyor.
          Kıbrıs; Türkiye’de en önemli gündem olmaya hazırlanıyor…

          *
          CHP nin Kıbrıs  ve AB politikasının  bilinmesi gerekiyor.
          *
          Kürt Hareketi  konfederal anayasa,ulus,vatan ve siyaset bağlamında, Serhildan-Sivil İtaatsizlik kararını
yürütmektedir.
          Bugün Kürdistan Halkları Konfederasyonunun (KCK-TM) anayasası ile yürütme,yargı,vergi toplama ve öz savunma-askeri gücü bulunuyor..
          Yerinden yönetim en pratik yöntemiyle hayata geçiriliyor: devletin yasal görevlerine gölge eşbaşkanlar  atanıyor.        
          Yetki kullanımı  illegal bir devlet organizasyonuna geçiyor!
          İllegal devlet; ekonomik gelişimi için devletin ve yargının partisi AKP de;
          Hükümette,yargıda,emniyette ve bürokraside güçlü damarı oluşturan   Fethullah Gülen cemaatiyle  ortaklık arıyor!
          *
          Kürt Sorunu  giderek ısınırken,
          CHP’ nin Kürt Sorununda politikasının bilinmesi gerekiyor.
          *
          CHP Kurultayı seçim gündemiyle toplanmaktadır.
          YeniCHP’nin (!) ekonomi,AB ve Kürt Sorunu gibi yarının  çok hassas  gündeminde iktidar yürüşünü;
          Çok Atatürkçülük az Sosyal Demokrat felsefeyle mi,
          Az Atatürkçülük çok Sosyal  Demokrat felsefeyle mi,
          Ya da her ikisinin dengesinde mi yapacağı merak ediliyor?
          O nedenle Kurultay’da “CHP’liliğine güvenilir temsilcilerin” seçilmesine yol açacak, “Çarşaf Liste”  gerekiyor…
          Başarısızlık CHP’ nin de sonudur-ki; tüm partililere  büyük sorumluluk düşüyor…