Sözüm burdaki Türklere değil

ALMANYA’da uyum tartışmalarını yeniden alevlendiren Bavyera Eyaleti Başbakanı Horst Seehofer, Almanya’ya Türkiye ve Arap ülkeleri gibi yabancı kültürden ek göçe ihtiyacımız yok” sözleriyle yoğun bir tartışma başlattıktan sonra Hürriyet’e konuştu. Seehofer, “Burda yaşayan Türklerin yüzde 80, 90’ı topluma uyum sağlamıştır. Türkiye ve Almanya iki dost ülkedir” dedi. Başbakanlıkta düzenlenen “ekstremizm, küreselleşme ve dijitalleşme tehlikesi altında demokrasiyi cesaretle şekillendirelim” konulu panelden sonra sorularımızı yanıtlayan Seehofer, bu sözleri yeni bir işgücü göçüne karşı söylediğini vurguladı.

Sözlerim yanlış yorumlandı

Bu açıklamalarının oy kaygısı nedeniyle sağ popülist maksatla söylendiği eleştirilerini de reddeden Seehofer özetle şöyle dedi: “Biz toplumdaki sorunları diyalog içinde karşılıklı konuşarak tartışmalıyız. Benim sözlerim bilinçli olarak farklı yorumlandı. Almanya’ya uzman işgücü göçü tartışması var. Benim sözlerim yeni bir işgücü göçüne yönelik sözler. Burdaki Türklerin yüzde 80, 90’ı uyum sağlamıştır. Ben bunu da söyledim. Diyalog içinde eksikleri konuşmamız yanlış değil.”

Ülkedeki işsizler ne olacak

Seehofer, Bavyera Televizyonu (BR) yayın yönetmeni Sigmund Gotlieb’in yönettiği panelde de, toplumdaki mevcut sorunlara sessiz kalınarak, sorunun çözülemeyeceğini belirtti. Seehofer, son söylemlerinizle korkuları körüklemediniz mi sorusuna “Ben yüksek uzman işgücü gelmesine karşı değilim. Ancak ülkede mevcut işsizler var. 50 yaşın üzerinde 900 bin işsiz var. Bunlar iş bulamıyor. İşsizlik ve okulu bitiremeyenlerin sayısı göçmen kökenliler arasında çok yüksek. Gelecek yıl Doğu Avrupa ülkeleriyle serbest dolaşım başlayacak. Almanya’da işsiz kalıp meslek kurslarına gidenlerin de işsiz sayısına dahil edilmesi durumunda 5 milyon insan işsiz demektir. Bütün bunları konuşmamız lazım. Sadece entegrasyon, iş demekle sorunlar çözülmüyor” dedi.

İş bulup burada kalabilirler

Seehofer şöyle konuştu: “Uzman işgücü göçü isteniyor. Biz dünyaya açığız deniliyor. Sorunlar var. Bu sorunları ayrıntılı tartışmalıyız. Almanya’da okuyan biri istiyorsa iş bulup burada kalabilir. Ancak ekonomisi zayıf ülkelerden, onların uzman kalifiye elemanlarını bizim refahımızı korumak için buraya getirmek ne kadar adil olur? Bunu da tartışmalıyız. Siyasi radikalizm sorunlara karşı sessiz kalınarak önlenemez. Sadece ekonomik büyüme yetmiyor. İnsanlar bizim kimliğimiz ne, değerler sistemimiz ne sorularıyla da yakından ilgileniyor” dedi.

Kaynak: hurriyet.de