KÖR KÖR PARMAĞIM GÖZÜNE

Türkiye'nin terör gündemi Harp Akademileri Komutanlığında MGK toplantısında, - referandum

Türkiye’nin terör gündemi Harp Akademileri Komutanlığında MGK toplantısında,

Eksen kayması, terör ve Anayasa değişikliği gündemi TÜSİAD İstişare Konseyi toplantısında görüşüldü.

*
MGK; başta milli güvenlik siyaseti olmak üzere ülke sorunları üzerinde ortak görüş belirliyor.
AKP iktidarının AB üyeliği bağlamında değiştirdiği yapısıyla, işlevini sürdürüyor.
Sivil üyelerin artışı ve Genel Sekreterliğin sivilleştirilmesi sonucu; sivil,
Kararlarının Bakanlar Kurulunca “dikkate alınır”dan , “değerlendirilir”e düşürülmüş olmasıyla; bir tavsiye kuruluşu durumundadır.
Harika!

*
Ne ki Cumhuriyetin demokratik,lâik ve sosyal bir hukuk devlet niteliğinin,
Devletin bölünmez bütünlüğü ve erkler ayrılığı ilkesinin yokedimi için tartışıldığı,
Sorunların çözümünün kilitlendiği bu aşamada:
AKP iktidarının metezori yanındaki generallerle, yeni yapı ve işleviyle MGK toplantısında,
“Birlik,beraberlik ve bölünmez bütünlüğümüze karşı menfur saldırıların devletimiz ve milletimizin kararlılığı karşısında amacına ulaşmayacağı ve mücadeleye tavizsiz devam edilecektir” kararı,
Toplumsal tereddütü asla ortadan kaldıramıyor!

*
Çünkü Büyük Orta Doğu ve Medeniyetler İttifakı Projeleri lehinde,
Demokratikleşme,
Ya da Lâik Demokrasi ve Kürt Sorununun çözümü,
Ya da siyasette eksen kayması;
Türkiye’nin ana damarı Kemalist düşünceyi çok ağır rahatsız ediyor.
İktidar, Anayasa Mahkemesinden , “antilâik odak” olmakla hükümlü olması bir yana,
Nedir o Eşbaşkanlık? Nasıl bir kâhırdır bu? Nasıl bir yok oluş?
Benzeri sorularla, toplumsal dinamikte ayrışılıyor.
Birliğin ayrışması,beraberliklerin kopması üzerinde inançsızlık ve kararsızlık ürüyor.
Çözüm çıkmıyor!

*
Üstelik Eşbaşkan göreviyle Başbakan ve AKP çok güçlü bir iktidarı temsil etmektedir.
Cabası hem örtülü hem aleni dış destek,
Kadrolu, iletişime egemen,sermaye grubu ve uluslararası pazarı ve derini üzerinde yükselen otorite…
Yetmiyor!
Daha derinleşmek ve daha güc sağlamak,
Laik demokrasi ve Kürt Sorunununda yeniOsmanlıcı çözümler dayatmak üzere mevcut anayasada kimi değişikliklerle,
Devleti partileştirdikten sonra hukukunda egemeni olmaya çabalıyor.
“Devlet benim, hukuk benim, hak benim” olmak istiyor.
Kutuplaşmayı derinleştiriyor!
Çabası; dengeleri alt-üst, toplumu birbiriyle kavgalı ediyor…

*
TÜSİAD Yüksek İştişare Konseyi toplantısında,
Terörden AB’ne, anayasa değişikliğinden eksen kaymasına kadar ağır bir gündem tartışılıyor.
Başkan Ümit Boyner,
“Ne oldu da vizyonumuzu,heyecanımızı,daha iyi bir gelecek kurmak için gerekli disiplini tükettik?
Burada AB’yi bir eşik, bir hedef, bir standartlar kümesi olarak değerlendiriyorum.
Hangi yönetim zaafı hatta körlüğü bizi kazandıklarımızın gerisine düşürdü,bunu sorgulamalıyız.” diyor.
YİK Başkanı Mustafa Koç,
“Anayasa paketinde kimi maddeler kutuplaşmaya neden olabilir.
Anayasa değişiklikleri kapsamında yürütmenin yargı üzerindeki etkisini arttıran,
Siyasi parti kapatmayı pazarlık alanına taşıyan düzenlemeler mevcuttur.
Genel seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri varken,bunların önüne bir de referandum eklenmiş oluyor.
Bu tablonun yarardan çok zarar getireceği endişesini taşıyoruz”diyor.
TÜSİAD’ın iktidarla danışma,ortaklaşma ve paylaşma sorunu yaşadığı anlaşılıyor…
Nitekim Başbakan, Türkiye’de kayıtlı istihdamın %50’si, kamu dışı üretimin %65’i, kurumlar vergisinin % 90’ını üyelerince sağlanan TÜSİAD’a cevap vermekte gecikmiyor.
“Böyle saçmalık olur mu?”diyor.

*
Mustafa Koç çareyi daha ötede arıyor,
” Başta ABD olmak üzere bir çok gelişmiş ülke, G-20 zirvelerinde küreselleşme konusunda bir samimiyet sınavındadır.
Bu ortamda Türkiye ekonomisinin,küreselleşme nimetlerinden her gün biraz daha fazla yararlanacağı bir gelişim çizgisi göstermekte olduğunu iyi kavranmalıdır.” derken:
İşadamı akılcılığıyla Türkiye ekonomisinin gerçek dinamiğini, eksenini, demokratikleşme sürecini küresel stratejinin dikkatine sunuyor.
Yanlışı gösteriyor!

*
Türkiye’ye demokratikleşmesi sürecinde önce siyasal ve toplumsal uzlaşma gerekiyor.
Her türlü sorunun çözümü siyasal ve toplumsal uzlaşıyla hazırlanmış bir Anayasa’dan geçiyor.
O anayasa ışığında belirlenmiş irade ve kararlılık,
Hukuk ve güvenle; Çözüm!
Tek çözüm!

*
Danışıldığında dağ aşılır,danışılmadığında şaşılır…


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir