Rusya, Nabucco’nun belalısı

Soner Cagaptay, Washington Enstitusu'nde kidemli arastirmaci ve Turkiye Programi'nin direktoru. - 7593
, , , , , ,

28.07.2009 | Misafir Yazar : Soner Çağaptay

Soner Cagaptay, Washington Enstitusu’nde kidemli arastirmaci ve Turkiye Programi’nin direktoru.

Türkiye ve dört Avrupalı ülke (Bulgaristan, Romanya, Macaristan ve Avusturya) temmuz ayının başında Hazar Denizi’nden Avusturya’ya uzanacak olan Nabucco doğalgaz boru hattı için anlaştı. 11 milyar dolara mal olacak olan Nabucco, tamamlandığında 3.300 kilometre uzunluğunda olacak. Bu büyük girişim Avrupa’yı Hazar Denizi’ne bağlayıp, Avrupa ülkelerine ilk defa Rusya’yı by-pass ederek Hazar havzasından direkt doğalgaz alma fırsatını verecek, Türkiye’yi de enerji hatları üzerinde kilit bir ülke yapacak.
İlk heyecan geçtikten sonra Nabucco’nun Rusya için bir kâbus olduğu görünüyor. Çünkü bu boru hattı tamamlanırsa Moskova, özellikle Rus devi Gazprom, Avrasya doğalgaz tekelini kaybedecek. Bir dünya doğalgaz borsası olsaydı, 13 Temmuz, Nabucco’nun hisselerinin yükselip Gazprom’un değer kaybettiği gün olurdu. Gerçekten de Moskova Menkul Kıymetler Borsası’nda Gazprom hisseleri, bu anlaşmanın Ankara’da beş Avrupa ülkesi tarafından imzalandığı gün düştü. Ancak bu, kalıcı bir trend olmayabilir; zirâ Rus dış siyaseti Gazprom’un kaderiyle iç içe. Nabucco projesine adını veren opera bir kölelikten kurtulma hikâyesini anlatır. Nabucco’nun vaadi de Avrupa’yı Rusya’nın enerji esaretinden kurtarmak. Ancak Nabucco, Gazprom’un panzehiri olduğu için, Rusya her yöntemi kullanıp Gazprom’un tekelini kıracak olan bu projeyi durdurmaya çalışacaktır.
Moskova ile Gazprom arasındaki ilişki, on dokuzuncu yüzyılda İngiltere ve İngiltere’nin baştacı olan Hindistan’ı yöneten Doğu Hindistan Şirketi arasındaki ilişkiye benzer. O zaman bu şirketin ticari çıkarları nasıl Hint Okyanusu havzasında İngiliz siyasetini biçimlendirdiyse, bugün de Gazprom’un ticari çıkarları Avrasya’da Rusya’nın dışişleri siyasetine yön veriyor. On dokuzuncu yüzyılda Güney Asya’da İngiliz devletinin nerede bitip, Doğu Hindistan Şirketi’nin nerede başladığı belli değildi. Bugün, Avrasya’da Rus devletinin nerede bitip, Gazprom’un nerede başladığı belli değil.
Rusya tekel konumunda
Gazprom’un Avrasya’nın enerji pazarı üzerinde neredeyse tekel düzeyinde kontrolü var. Rusya batıya doğru giden enerjinin tamamına yakınını satın alıyor. Bunun tek istisnası, Türkiye ve Bakû-Tiflis-Ceyhan/Erzurum hatları üzerinden Batı’ya ihraç edilen Azeri doğalgaz ve petrolü. Dahası, çoğu Avrupa ülkesi, Rusya’ya doğalgaz bakımından tamamen bağımlı. Avrasya doğalgaz ticareti bakımından böyle bir durumda olan Rusya, böylece fahiş fiyatlar koyabiliyor. Ancak Nabucco bunu değiştirebilir.
Nabucco’yu etkisiz kılmak ve Gazprom’un konumunu korumak için Rusya’nın takip edebileceği üç değişik strateji var. Birinci strateji en bariz olanı: Eğer düşmanını bozguna uğratamıyorsan, onu satın al. Rusya, Nabucco’ya doğalgaz satmaya çalışacak. Bu, Moskova için en kolay yol. Rus gazı ile dolduğu zaman, Nabucco bir Gazprom projesine dönüşüp, Rusya’nın Avrasya enerji pazarının üzerindeki tekelini sağlamlaştıracak.
Rusya’nın ikinci stratejisi, Nabucco’nun inşaatının gerçekleşmesini engellemek. Bunun için Moskova, Nabucco’nun beş Avrupalı ortağından bir veya fazlasını kendi tarafına çekmeye çalışabilir. Bunun dışında, Azerbaycan, Türkmenistan veya Kazakistan gibi Nabucco’ya doğalgaz vermesi muhtemel ülkeleri bu projeden uzaklaştırmayı hedefleyebilir. Gerçekten de Rus etkisi altında bu son üç ülke, Nabucco’ya zaten yarı gönüllü bakmakta. Moskova bu ülkeleri projeden tamamıyla soğutabilir.
Üçüncü Rus stratejisi, Nabucco zincirini Kafkaslar’daki en güçsüz yerinden kırmaktır. Bazıları, Rusya’nın Gürcistan’a karşı olan 2008 savaşını, Güney Osetya ve Abhazya’da toprak almak için bir girişim olarak görüyor. Ancak Nabucco perspektifinden bakınca, bu savaş Moskova’nın Gürcistan’ı zayıflatıp, Nabucco’yu durdurma hırsının tezahürü olarak algılanabilir.
Gürcistan, Nabucco için anahtar ülke. Türkiye-Ermenistan sınırı kapalı olduğu sürece, Azerbaycan ve Hazar’ı Türkiye’ye bağlayan tek ülke Gürcistan. Eğer Gürcistan, Nabucco’dan çekilirse, bu hat Türkiye-Ermenistan sınırı açılmadığı sürece inşa edilemez. Öte yandan, Türkiye-Ermenistan sınırı açılsa bile Nabucco yeni bir engelle karşılaşır: Türkiye, Ermenistan ile barışırken aynı zamanda Ermenistan’ın Azeri topraklardaki işgaline bir çözüm bulmazsa, o zaman Azerbaycan Türkiye’ye gücenip Ankara ile Nabucco ortaklığını sona erdirir. Bu durumda Rusya yine kazanır.
Mutlu sonla bitebilir
Bu satranç tahtası Moskova’nın Kafkaslar’da takip ettiği siyaset hakkında ipuçlar veriyor: Türkiye-Ermenistan arasında uzlaşma sağlamaya yardımcı olup Türk-Azeri ilişkilerinde sorun yaratmak; Azeri-Ermeni sorununa çözüm bulup, Azerbaycan’ı kendi tarafına çekmek (ne de olsa Ermenistan Rusya’yı terk edemez) ve Gürcistan’da kargaşa yaratıp Nabucco hattının bu ülkeden geçişini iyice zorlaştırmak. Moskova’nın stratejisi Kafkaslar’daki bu üç ülkeyi kendi tarafına çekmektir. Eğer Moskova başarılı olursa, bu strateji Nabucco’yu sadece bir hayale dönüştürür.
Gazprom, Nabucco’nun belalısı. Nabucco sadece, Türkiye’yi, Ankara’nın dört Avrupalı ortağını, en azından iki Kafkas ülkesini, en az bir enerji üreticisi Hazar ülkesini ve son olarak gaz girişinde destek görevi görecek Irak’ı arkasına alırsa başarılı olacaktır. Nabucco gerçekten kendine verilen adı hak ediyor; çünkü bu hattı bir gerçeğe dönüştürmek, Verdi’nin operasını başarılı biçimde sahneye koymayı gerektirecek çaba kadar koordinasyon içeriyor. Fakat şu da var ki başarılı olduğu takdirde Nabucco, ismini aldığı opera kadar mutlu bir sonla bitecektir.
Çeviri: Ata Akıner ve Yurter Özcan
Okumaya devam et  Namık Tan, New York Times’a Yazdı

Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir