AKÇAM ILE TRAJİ KOMİK DAKİKALAR

Taner Akcam


Gusan Yedic
9 Nisan, 2009
Son gunlerde yanliz Amerika’yi degil, tum dunyayi etkilemekte olan ekonomik kriz, New York’da dun aksam saatlerinde kendisini iyice gosterdi.
Broadway showlari ile unlu Manhattan sokaklari, eski kalabalik gunlerini ozlerken, Kolombiya Universitesi oditoryumu, Persembe aksami olmasina ragmen, Taner Akcam sayesinde Cumartesi aksamlari showlarinin kalabaligini yasiyordu.
Ogrenci kesiminin efort edemeyecegi kadar yuksek fiatli Broadway showlari yerine, Taner Akcam ile neseli saatler gecirmeyi tercih eden Amerikali, Turk ve Ermeni ogrenciler guzel bir gece gecirdiler.
Unlu West Side Story yerine, fabrikasyon Genocide Show’u izlediler.
Genocide Show sahnesi, Akcam ile acildi. Apartman topuklu ayakkabilarini giymeyi unutarak sahne alan Akcam’in mikrofondan gelen sesine ragmen, kendisinin gorulememesi biraz homurdanmalara neden oldu baslangicta. Bu programi
TANER AKCAM HOKKABAZI
hazirlayanlarin getirtmis oldugu kursunun yuksekligi mi, yoksa Taner Akcam’in boyunun kisaliginin mi neden oldugu tartisilan bu
sorun, showdan sonra verilen resepsiyonda, esprilerle bezenmis gulusmelerin ana temasini olusturuyordu.
Akcam, konusmasinin geleneksel monotonlugunun, Ingilizce’sinin yetersizliginin ustesinden hala gelememisti. Salondaki genclerin yuzlerinden silinen tebessumu fark ettigi zaman, taktik degistirmeye karar verdi ve kursunun arkasindan degil, yaninda konusmaya karar verdi. Boylece, fiziksel olarak ilk defa tam bir gorunurluk sagladi, gozlerinin altinda kalan vucudu, tamami ile ortaya cikti.
Kirik Ingilizcesi ve monoton konusmaciligini vucut lisani ile cekicilestirmeye, izleyici gencleri memnun etmeye calisan Akcam, elleri ve kollarini eklemis oldugu konusmasina arti olarak, vucut, bilhassa da gobek ve kalca ritmini de ekleyince, salondaki genclerin yuzlerinden silinen tebessum tekrar geri donmus oldu.
Ogrencilerin sormus oldugu sorulara “ay dont andirsitend di kuescin” tekerlemesini diline pelesenk eden Akcam’a donerek, Ingilizce’den Ingilizce’ye tercume yapmaya calisan moderator genc kizin hali ise bir baska gulduru konusuydu.
Kelimeler ile anlatilmasi imkansiz, mukemmel bir show idi.
Eger ki Akcam bacaklarini da kulllanmis olabilseydi, Danny DeVito’nun Kan-Kan dansi yapar halini animsatabilirdi. Muhtesem, orada olunup da izlenmesi gereken, unutulmaz bir show idi, kisacasi.
Kendisinden sonra sahne alan Ermeni avukat Mark Geragos’un, Kaliforniyali politikacilar icin kullandigi “if you put enough heat on them, they will sign everyting (yeteri kadar baski yaparsan, herseyi imzalarlar)” cumlesinden sonra gerginlesen Akcam, Geragos’un yuzune bakarak “Dur be adam, Turk tarafinin avukatlari bile bu kadar patavatsizlik yapmiyor konusmalarinda” demek istermiscesine bir bakis firlatti. Fakat Geragos tinmiyordu bile.
Geragos’un Ermeni teror orgutu ASALA icin “fredom fighters (ozgurluk savascilari)” yakistirmasinda bulunmasindan sonra, Akcam’in yuzunun aldigi hal, adeta, sabah trafinde makyajini tazelemek icin dikiz aynasini kullanan konkenci yasli hanimlarin, onundeki arabaya tosladiktan sonra zamani geri alabilme ve kazayi onleyebilme duygularini yansitiyordu.
Alninda ve hic sac kalmamis tepesindeki isildamalara nedeninin, ter taneleri mi yoksa sahne isiklarinin yansimasi mi oldugu hicbir zaman anlasilamadi.
Geragos’un, salondaki genc ogrenciler tarafindan da ikaz edilmesine neden olan kustah tavri dur durak bilmiyordu. Ermeni avukatin Turkiye’den toprak talebinde bulunmak istediklerini acikca ifade etmesinden sonra, Akcam’in oturmakta oldugu iskemleden dusecekmis gibi oldugunu fark edebilenler etti.
Showun bu ilerleyen saatlerinde Törkish Danny DeVito sahneyi terk etmis, yerine, kotu yola dusmus bir hayat kadininin acinasi yasam oykusunu aktarmaya calisan bir aktor gelmis gibiydi. Taner Akcam artik gulumsemiyordu.
Akcam, toprak talebine karsi oldugunu israrla vurguluyor, boylesine bir istem karsisinda Turkler’in hic cekinmeden savasi cozum olarak dusunebileceklerini ifade etmeye calisiyor, boyle bir istemin yanliz diaspora icin degil, Ermenistan icin de sonun baslangici olabilecegini vurgulamaya calisiyordu.
Belki de icinden, “Ermeniler bu yapidaki fasist avukatlar ile davalarini savunmaya devam ederlerse, Turkler bu konuya nihai noktayi koymak icin tek vucut olabilir” diye dusunuyor, korkuyordu. Bilemiyoruz. Bilebilecegimiz birsey vardi ki, o da, atesten gomlegin Akcam’i fazlasiyla isitmis, terletmekte oldugu idi.
Kapanis sahnesini alan genc Ermeni ogrencinin, Che Guevara stili konusmasi ile biten Persembe aksami soykirim showu, kuresel guclerin elinde kukla olmaktan hala vaz gecmemeye kararli Ermeni toplumunun kafalarini kumdan cikarmama inadini, tarihteki Ermeni isyanlarini kiskirtan emperyalistlerin hala Ermeniler’in ezberci beyinlerini yikamaktan vaz gecmemis olduklarini sergiliyordu.
Iste boyleydi traji komik Akcam Show…
Okumaya devam et  HALACOGLU ILE SOYLESI: Yurtdışında Ermeni içeride liberal mutlu

Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir