TR-AB Hava Sahası Anlaşması

Türkiye ile AB arasında görüşmeleri tam 7 yıldır süren “Havacılık Alanında Yatay Anlaşma”, AB Komisyonu ile Brüksel’de yapılan 8 turluk seri toplantılar ve yapılan müzakereler sonucunda Türkiye adına Ulaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Suat Hayri Aka tarafından AB Komisyonu yetkilileriyle 25 Mart tarihinde sessizce parafe edildi. - ata atun wuerzburg usak uni konferansi

Türkiye ile AB arasında görüşmeleri tam 7 yıldır süren “Havacılık Alanında Yatay Anlaşma”, AB Komisyonu ile Brüksel’de yapılan 8 turluk seri toplantılar ve yapılan müzakereler sonucunda Türkiye adına Ulaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Suat Hayri Aka tarafından AB Komisyonu yetkilileriyle 25 Mart tarihinde sessizce parafe edildi.

Konu ile ilgili resmi açıklamayı da Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) yaptı.

Açıklama özetle aşağıdakileri kapsıyor.

Bu Anlaşmaya göre, AB’nin yasal anlamda tanınması sağlanacağı gibi, 26 AB üyesi ile ayrı ayrı anlaşmalar yapmak yerine bu ülkeler adına AB Komisyonu ile yapılacak tek bir anlaşma ile 26 Hava Ulaştırma Anlaşması yasal zemine kavuşmuş olacak.

Bu anlaşma ile Türkiye’nin AB havacılık sistemine olan entegrasyonunun önündeki engellerin kaldırılması amaçlanıyor ve özellikle Tek Avrupa Hava Sahası (Single European Sky-SES) gibi Avrupa için son derece önemli olan projelere katılma olanağı ve AB Havacılık Emniyet Ajansı (EASA) ile işbirliğinin geliştirilmesi de sağlanabilecek.

AB’ye tam üyelik kapsamında sürdürülen müzakere sürecinde askıda bulunan “Ulaştırma Faslı”nın müzakerelere açılması için bir ön şart olması beklenen yatay anlaşmanın parafe edilmesi ile bu ön şart şimdiden karşılanmış olacak. Yatay Anlaşma’nın yürürlüğe girebilmesi için de önümüzdeki aylarda Bakanlar nezdinde imzalanması gerekiyor.

Türkiye anlaşmayı, 3’üncü bir ülke gibi değil, Birlik ile tam üyelik müzakerelerini sürdüren aday ülke olarak imzalayacak.

Avrupa Birliği Komisyonu ile parafe edilen bu Havacılık alanındaki yatay anlaşma, Türkiye’nin üye ülkelerle imzaladığı hava ulaştırma anlaşmalarını Birlik mevzuatı ile uyumlu hale getiriyor.

Türk havacılık sektörü de, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin pazarlarına daha etkin şekilde girerken, Türkiye’nin Avrupa ortak havacılık alanına katılım ve Tek Avrupa Hava Sahası projesi ile bütünleşmesinin de önü açılacak.

Okumaya devam et  Rum Dış Siyaseti Yalpalıyor

Buraya kadar Anavatan Türkiye açsından hepsi güzel ve Türkiye Rumların bozgunculuğundan çekindiği için İspanya’nın dönem başkanlığı bitmeden bu antlaşmanın Bakanlar düzeyinde imzalanmasını hedefliyor.

AB,  bu anlaşmanın Türkiye ile de imzalanması için 2003 yılından beri talepte bulunmaktaydı ve ısrarla hatırlatılarak ilerleme raporlarında da eksiklik olarak belirtilmekteydi. Ancak AB’nin yıllardır peşinde koştuğu bu antlaşmanın ucu bize de dokunuyor.

Her ne kadar yapılan paraf 26 ülke ile sınırlanmış olmasına rağmen, Ortak Hava Sahası tüm AB üyelerini, yani Rum kesimini de kapsıyor.

Üstelik (Single European Sky – SES) Tek Avrupa Hava Sahası’nın Orta Doğu bölgesi ve Güney Akdeniz üzerindeki hava sahası kontrolü de Rum tarafında, Lefkoşa’nın yaklaşık 10 km batısındaki Koççinodrimitya (Kokinotrimitia) köyünde inşa edilen Hava Kontrol Merkezine verildi.

Avrupa Sivil Havacılık Örgütü “Eurocontrol” Hava Trafiği Kontrol Merkezi Müdür Yardımcısı Lex Hendriks, 16 Kasım 2006 yaptığı açıklamasında Ercan Havaalanı’nı Kuzey Kıbrıs Kesimi’nin kontrolündeki yasadışı bir havaalanı olarak değerlendirmişti.

Bu gelişmeler pek de parlak değil.

Ercan Havaalanı ve Sivil Havacılık Dairesi tarafından yapılan hava sahası kontrolü bir müddet sonra Rumların denetimi altına girebilir veya devre dışı kalabilir.

Türk hava limanları ve hava sahası Rum uçaklarına endirekt olarak açılabilir.

En önemlisi de, elimizdeki önemli bir kozu daha kaybetmiş olabiliriz.

Hayırlısı….

Prof. Dr. Ata ATUN


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir